Aynı duyguları paylaşmış olmamız sevindirici, sinirlenmek tanımlaması ise yazdıklarımı tam açıklamıyor. Belki rahatsız olmak denilebilir. O da, işi "Allah'a emanet" ederek, bir nevi hiç boşa uğraşmayın demeye getirerek, kusura bakmayın bir nevi sulandırma tarzınadır.
Çünkü bu işler, uzun vadeli, kararlı ve toplu mücadele etmeyi gerektirir. bu nedenle de moral bozmamak gerekir.
Saygıyla...

Sevgili yazar, sizi gayet iyi anlıyor, sizinle aynı duyguları paylaşıyor ve dile getiriyorum. İşte bu yüzden, neden sizi bu kadar sinirlendirdiğimi anlayamıyorum.
Aynı şeyden bahsediyoruz, yani keşke insanlar birbirine saygılı ve sevgili olsa da, yönetmeliklere, polis ve zabıta zoruna ihtiyaç olmasa...
Saygılar

Ankara maket oluyo

maket projeler

Ankaralıların kentlerine dair bütünlüklü bir algıya sahip olabilmesi ve minariye olan ilginin artması amacıyla kent maketi yapılacakmış . Maket, Mayıs 2012’de bitecek, Mimarlık Merkezi’nde sergilenecekmiş.


Dileğimiz   ;
Ankara 'da yapılması planlanan  inş. fuarında
inş. firmalarının  yapacakları mimari projelerinin 
daha proje aşamasınnda  taşınmazlarını sattıkları gibi
başkentimizde bu  projenin içerisinde  kurban gitmez inşallah...

(-1-)
SABAH Gazetesi Ankara ekinin köşe yazarı Ersin Ramoğlu köşesinde şöyle diyor:
...Şenol Balaban,
Yenimahalle Belediye Başkan Yardımcısı.
Yani Başkan Fethi Yaşar'ın eli,kolu,gözü ve kulağı.
Fethi Yaşar ve yardımcısı Balaban, Yenimahalle'yi cazibe merkezi yapmaya kararlı iki cesur yürek.
Ama ikisi de CHP'li lüpçülerin karşısına dikildiği için hedef tahtası oldu.
"Bu gazeteye demeç vermek ne demek? Bu açıklamaları kim yapmış bu yazara ki CHP'ye LÜP'çüler diye dil uzatabiliyor hangi casaretle bu lafı ağzına alıyor."
Bu gazetenin amacı, maksadı belli değil mi? Sayın Genel başkan hakkında atıp tutan bir gazeteye demeç verip eline koz vermek hangi CHP'linin haddine?
...Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak,Kılıçdaroğlu'nun Balaban'ı artık orada görmek istemediğini söyledi.
Aslında CHP üst yönetimi Balaban'a, sadece SABAH Ankara'ya içini döktüğü için kızmamıştı.
Duyduğumuza göre bu öfkenin sebebi akçeli talepleriymiş.
Çünkü 'Sosyete pazarı, işe militan yerleştirme, imar değişiklikleri, iskan ve ruhsat' gibi istekleri geri çevirmişti Balaban.
Kısacası üst makamların gayri yasal istekleri yerine gelmeyince başkan yardımcısının üstü çizilmişti.
Bu yazının ana başlıklarını acaba kim servis etti. Yazılanlara  konuşacak hiç CHP'li yok mu Çayyolunda?
"AKÇELİ Talepler"Üst makamların"gayri yasal"istekleri nelermiş?
Bu kelimeleri söyleyen bir kişi CHP'li olabilir mi?Olamaz ancak Bu gazete yazabilir.Ama bu gazeteye konuşanlar Kimdi?Adama sormazlar mı?Bu talepleri yapanın adını açıkla diye.Ayıp ayıp Çayyolunun verdiği OY'ların hiç mi değeri YOKTU?

(-2-)

CHP PARTİ PROGRAMI
Sayfa ; (71)

TEMİZ SİYASET, DURUST YONETİM
Her kademede dürüst yönetim ve açık toplumu yaşama geçirmek CHP’nin temel hedefidir.
Siyasette ve kamu yönetiminde kirlenme toplumumuzun öncelikli sorunlarından biridir. Yolsuzluk, rüşvet, görevi ihmal ve kötüye kullanma, kayırmalar ülke sosyal barışını kökünden sarsmaktadır. Bu erdemsiz görüntü halkımızın merkezi ve yerel yönetimlere olan güvenini zedelemekte, demokrasimizin gelişmesi engellenmektedir.
Milletvekilleri ile ilgili çağdaş Siyasi Etik/Ahlak Kuralları, ülkemizde de, gelişmiş demokrasi ülkeleri standartlarında uygulamaya konulmadığı,Temiz Siyaset ilkeleri eksiksiz yaşama geçirilemediği sürece, Dürüst Yönetim sağlanamaz, demokrasimizin bundan ciddi hasar görmesi önlenemez.
Siyaset, bir Kamusal Görev ve Toplumsal Özveri alanıdır. Siyasetin bir çıkar kapısı, bir servet birikimi alanı olarak görülmesi önlenecektir. Meclisin ülkedeki rüşvet ve yolsuzluk iddialarının denetlenmesinde daha etkin rol oynaması için çaba gösterilecektir. Kamu yönetiminde rüşvet ve suistimal suçu işleyenlerin süratle yargılanıp cezalandırılmaları sağlanacaktır

Parti programında bunları yazan bir parti Lüp lüpçü olamaz, Akçeli hiç bir talebi olamadığı gibi kimseye de gayri yasal işler yapılmasını isteyemez bunları yapanların adları açıklanmalı eğer böyle bir şey yalansa bu lafları söyleyenler ve bu çamuru atanlar da bu laflarının altına ezilip kalırlar ve  PARTİ’de barınamazlar, Süratle cezalandırılırlar.

(-3-)

CHP Disiplin Yönetmeliği
PARTİ SUÇLARI
Madde-70
(19.11.2005 tarihli kurultay kararı ile değişik). Aşağıda yazılı olan tutum, davranış ve eylemler ile bunların yapılmasını desteklemek, kolaylaştırmak ve övmek parti suçudur.
A) Kesin Çıkarma Cezası Gerektiren Parti Suçları;

a) Programa ve Tüzük kurallarına, kurultay ve yetkili organ kararlarına aykırı davranmak,
b) Partide aldıkları görev ve sorumlulukla ve üyelikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunmak,

C) Kınama Cezası Verilecek Parti Suçları;

a) Parti yararlarını zedeleyici yayın ve propaganda yapmak,
b) Parti görevlilerini küçültücü sözler söylemek, Parti çalışmalarını zorlaştırıcı eylem ve davranışlarda bulunmak,
c) Partili üyeler ve yöneticiler hakkında bilerek ve isteyerek aslı olmayan söylentiler çıkarmak, bunları yaymak,

06 ankara gençlik parkı
dönem dönem bazı polemiklere konu olmuş
bir tesis

gençlik parkı cumhuriyet türkiyesinin imgelerinden biri olmasına rağmen basit nedenlerden dolayı  nedense başkentin  üst düzey  sivil ve askeriye bürokkratları tarafından genellikle küçümsenen bir  eğlence merkezi olarak  görülmüş  ve lanse edilmiştir ...


80 darbesi yaklaşırkende 
bazı aşırı uç guruplar - ki  ;

- bunların bir kısmı
değiştim / dönüştüm projeleri içinde
varşova globalleşince  kendilerini birden boşlukta bulup kendilerini atatürkçü hissetmişlerdi  -

harbiyelileri gençlik parkına sokmuyorlardı 
hatta gelme cesaretini gösterenleride dövüyorlardı . sonra harbiyelilerde  kendi aralarında kararlar alıp 
hafta sonu izinlerini o tatsız günlerde
hep gençlik parkında geçirmeye başlamışlardı.


şimdiyse ,biz sürekli olarak  gençlik parkına gidiyoruz bize kimileri elit demesine rağmen  ve  gençlik parkında da  o  giyiminden kuşamından ve konuşmasından  cumhuriyetci olduğunu anlayabileceğimiz  vatandaşlarımıza seyrek bile olsa  rastlayamıyor ve üzülüyoruz

genellikle parka ziyarete demokratlar geliyor  .


gençlik parkı  artık çok nezih bir yer oldu ve  eski durumuna düşmesin diyede adım başı nöbetciler var .

fıskıye ve lazer gösterileri sadece demokratların  anket  oylarıyla ve vergileriyle yapılmadı arkadaşlar

bizimde   bir nebze tuzumuz var  vergilerimizle
dolayısıyla bu hakkımızı gidip kullanalım hafta sonlarında avm lerde vakit öldüreceğimize ... ...

Neyi, Neden, Nasıl Anlatıyor Karikatür Kim,
Niye Çiziyor !?..  





kitap arkası 

caricare adı, hücum etmek anlamına gelen "caricare" sözcüğünden gelen karikatür için değişik tanımlar var.


Orhan Veli'ye göre
"anlatımı kendinde olan bir çizgi sanatı",
Demirtaş Ceyhun'a göre
"çizgiyi konuştumasını bilmek",
İlhan Selçuk'a göre
"mizahın soyutlamasından, çizginin geometrisine varmak",
Çetin Altan'a göre
"tılsımlı bir sanat"
Cenap Şahabettin'e göre
"hakikatin kabak duruşu"...

sayın büyükşehir belediye başkanımız yeter ki
bir he desin
bakın bakalım siz o zaman
eskişehr yolu  'nda neler neler oluyor

5 yıldızlı m'oteller

Yaşar ve Balaban

Kılıçdaroğlu'na yakın bir dostum, "Göreceksin, CHP lideri teşkilatları, dolayısıyla delegeleri de kökten değiştirecek. Kurultaya böyle gidecek. Hatta mevcut belediye başkanlarından çoğunu önümüzdeki yerel seçimde aday yapmayacak. Genel Başkan'ın bir yıl içindeki icraatlarına bakarsanız bu durumu açık seçik görürsünüz. Eğer göremiyorsanız ya çok acemisiniz ya çok saf, ya da körsünüz" dedi.

Şenol Balaban,
Yenimahalle Belediye Başkan Yardımcısı.
Yani Başkan Fethi Yaşar'ın eli, kolu, gözü ve kulağı.
Fethi Yaşar ve yardımcısı Balaban, Yenimahalle'yi cazibe merkezi yapmaya kararlı iki cesur yürek.
Ama ikisi de CHP'li lüpçülerin karşısına dikildiği için hedef tahtası oldu.
Önce Tarık Şengül'ün içi boş iddialarıyla gündeme geldiler.
Sonra gerçekler gün ışığına çıkmasın diye ağızları mühürlendi.
Bildiğimiz kadarıyla Balaban, CHP'nin eski Ankara İl Başkanı Tarık Şengül'ün iddialarına cevap vermek istedi.
Amacı Şengül'e, "Yalancının…" diye başlayacağı okkalı bir yanıt vermekti.
Ammaaa…
Devreye hemen Genel Başkan Sayın Kılıçdaroğlu girdi.
"Sen sus, ben konuşacağım" dedi.
Ancak nedense günlerce ipe un serdi. Kasıtlı konuşmadı yani.
Sanki başkan ve yardımcısının 'bu iftirayla' anılmasını istedi.
Balaban haklı olarak bu duruma dayanamadı ve sonunda patladı.
"Bizi zan altında bırakmaya kimsenin hakkı yoktur" mealinde bir açıklama yaptı.
Anında partisinin istenmeyen adamı ilan edildi.
Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, Kılıçdaroğlu'nun Balaban'ı artık orada görmek istemediğini söyledi.
Aslında CHP üst yönetimi Balaban'a, sadece SABAH Ankara'ya içini döktüğü için kızmamıştı.
Duyduğumuza göre bu öfkenin sebebi akçeli talepleriymiş.
Çünkü 'Sosyete pazarı, işe militan yerleştirme, imar değişiklikleri, iskan ve ruhsat' gibi istekleri geri çevirmişti Balaban.
Kısacası üst makamların gayri yasal istekleri yerine gelmeyince başkan yardımcısının üstü çizilmişti.
Amaç Balaban'ı oradan uzaklaştırmak, Başkan Yaşar'ın çevresini kuşatmak ve Yenimahalle'yi hallaç pamuğu gibi dağıtmak.
Şirin ilçeyi yaşanabilir bir yer yapmayı kafasına koyan Belediye Başkanı Yaşar, bu tezgahın farkında.
O, yardımcısıyla el ele vermiş vızıltılara aldırmadan harıl harıl çalışıyor.