SAYIN KORU MUHTARLIĞINA


GÜZEL TAN SİTESİ İLE TALİHSİZ TEPE ARSINDAKİ EGO OTOBÜS DURAĞININ KARŞISINDAKİ ORTA REFÜJDE  ASVALT ÇÖKMÜŞ VE 38. CADDEDE SEYİR EDEN ARAÇLARIN BU ÇUKURA DÜŞMEMESİ İÇİN
FOSFORLU UYARI STOPERİ KONULMUŞ BULUNMAKTADIR.


SÜRÜCÜLERİN DİKKATİNE SUNARIZ

duyarlı çayyolu halkı
duyar belediyesinin başlattığı ;

ayrı ayrı çöp torbalarıyla  geri dönüşüm atıklarını biriktiriyor ve ymbb nın çöp kovaalarına atıyor

ve  bu çöpleri  mevlana camisinin karşısında merkezleri olan  çöp toplama servis araçları topluyor

4 araçtan  bir tanesi baya bildiğimiz  çöpleri presleyip cıcığını  çıkartan büyük çöp kamyonları modelinden 
diğerleri uyduruk üstü brandalı kamyonet türü şeyler

bu  araçlar çöpleri çöp kovalarından topluyor ama bizim  evlerde torba torba zahmet edip ayrştırdığımız 
naylon - teneke - kağır  ve  cam atıklarını mevlananın karşısında yeni açılan  sevgi renkleri ana okulunun arkasında presli çöp kamyonuna aktarıp hepsini preleyip belediyeye öyle götürüyorlar

Yenimahalle Belediyesi ve son zamlar

  Bir kurumun haklılığı veya haksızlığı üzerinde yapılacak savunma normalde her araştırılıp sonuçlar ortaya çıktıktan sonra gündeme gelmelidir.Ve daha normal olanı da bu işin  o kurumun başındaki şahış veya onun görevlendireceği kişinin gene o kurumun başı adına yapmasıdır.Yenimahalle Belediyesinde bu böyle olmamıştır.Belediye partisinin il başkanınca yosuzlukla suçlanmış ve il başkanı bu durumu kabül edemem diyerek başkanlıktan istifa etmiştir.Bunun üzerine parti genel merkezince konunun araştırılması için müfettiş veya müfettişler görevlendirilmiştir.Buraya kadar her şey normal mecrasında yürümüştür.Soruşturma henüz bitmediği için de,ki gecikmiş olabilir,partinin sayın Genel Başkanı pek tabiidir ki bir açıklama yapmamıştır.Eğer bir açıklama yapsa ve soruşturma sonucu tersi yönde çıkarsa o Genel Başkanın iktidar nezdinde ve partisi içinde itibarı ne olur? Bu açıdan Yenimahalle Belediyesi Başkan Yardımcısı olan zatın zamanlaması,hele hele söylem biçimi ,yanlıştır,yetki aşımıdır.

  Gelelim ikici konuya:Elektrik ve doğal gaz zamları zaten kıt kanaat içinde hayatiyetini idame ettiren,başta emekli dul ve yetimler olmak üzere herkesi daha zora solmuş durumdadır.Buna kaşıkla verip kepçe ile geri almak denir.Sevgili halkım,seim öncesi uyudun,seçim sonrası da uyumaya devam ediyosun.Ülkenin içinde bulunduğu halleri ne zaman uyanıp göreceksin?

Sn. Ziyaretçi, Yazmak üzerine son bir kaç söz daha etmek gerekirse, önceki yazımda, köşe yazarlığı ile roman ve hikaye yazarlığı üslubu bir tutulmamış, genel olarak yazmak üzerine görüş belirtilmiş olup, roman ve hikaye yazarlarından bazı ünlü isimler örnek verilirken, köşe yazarlarından da uzun yazan iki ünlü isim örnek verilmiştir. Ana fikir, her yazarın bir tarzı olduğu, kısa yazmanın usta yazarlık kriteri olmadığı, bunun da bir tarz olduğudur.
Kimbilir belki sn. Akbal kısa yazdığı, uzun yazamadığı için, kısa yazmak bir ustalıktır demiştir.
Bir çok yazara göre de uzun cümleler kurup yazabilmek marifettir.
Günümüzde, testlerle yetişen yeni neslin bir dilekçeyi bile kaleme alamadığı düşünülürse, uzun yazabilmenin bir ustalık olduğu ortaya çıkar.
Aksi halde sormak gerekir, Ertuğrul Özkök, Yılmaz Özdil usta değil midir? İkisi, bazen kısa yazsa da çoğu kez uzun yazmaktadır.  
O halde, Ustalığın kriteri kısa veya uzun yazmaktan ziyade, anlatmak istenilen şeyi en iyi biçimde anlatabilmek olmalıdır.
Yazmakla ilgili yazınıza, 1600 harf ile sınırlı bu deftere bazen kısa ama, son günlerde çoğu kez de 2 hatta 3 bölüm halinde yazılar gönderen birisi olarak yanıt vermek gereği duyulmuştur. Bunun buluttan nem kapmakla hiç ilgisi yoktur.
Çünkü, verdiğim yanıtta, bir alınganlığın değil, tersine yazmak üzerine genel kabul görmüş fikirlerin ifade edildiği çok açıktır.
Bu konuda birden fazla yazarak, bu deftere yazan ve yazılanları okuyan ziyaretçileri sıktıysam kusura bakmasınlar..     

ÇAĞRI :

Türk Telekom Tatlıya Bağlayalım Kampanyası için eski ortağı postanın ön bahçesine
köşeye duvarın dibine bal kabağı dikmiş 

gördünüzmü arkadaşlar►

meşhur foça yoğurdu :



deniliyor ki çayyolu  anka nın batıya açılan
bir penceresi ...

bu nasıl pencerese bir türlü annayamadık
çayyolu batıya doğru gideceği yerde 
batıdan ne kadar doğal-katkısız ürün varsa
çayyolu sakinlerin hizmetine geliyor ...


_______________________________________________

kutsal bilgi kaynağı
güneş doğudan doğar

tarihin arka odası :

"Ben seçimden önce zam yapacak kadar enayi miyim?"
"AlışıRsınız ! AlışıRsınız"



TBMM.  doğal  [gAZ]  zamlayla eş zamanlı olarak
açıldı ...


____________________________________
alıştık sana bi tanem
alışmak sevmekten zoR geliyo ....

TBMM doğal (gaz) zamlarıyla beraber açıldı

gazeteci - yazar olmak için illa basın yayın yüksek okulu bitirmek gerekmez değil mi ??


medya takipte ben tanıyorum  ne lise mezunları var  o gazetecilik mezunlarının pabucunu dama atar

efendime söyleyeyim yani
yüksek hızlı tren  olsun  çılgın  X -tan- bul projeleri olsun sizi artık iyi ısıtır şimdi  bilmeyenlere söyleyeyim. medüz, “Deniz anasının” bilimsel adıdır. elsiz, ayaksız, yüzgeçsiz, gözsüz, midesiz , pelte gibi bir yaratıktır, Denizde yaşar, rüyadaymış gibi yavaş hareket eder....