Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara

  • Deprem yaşadık,terör yaşıyoruz, ülke zor günler geçiriyor. Eğlence, karnaval değil, Atapark’da Cumhuriyetin kuruluşunu kutlayacağız. Sakin, ağırbaşlı, acılara saygılı.
    Kuruluşunu kutlamayan millet, Millet değildir. Cumhuriyet fazilettir; benim en büyük eserim Cumhuriyettir. Diyen M. Kemal Atatürk'ü saygı ile anarak,

    Cumhuriyetin 88. Kuruluş yıldönümü, Ulusumuza kutlu olsun.
    Tarih: 28 Ekim 2011 22:38 Ekleyen:
  • Sayın M. T. ve ADD kutluyorum.

    Sabah saat 10:00 da Ataparkda olacağım.

    Ayrıca cayyolum.com cesaretinize hayranım, sizler bu bölge için birer kahramansınız.
    Tarih: 28 Ekim 2011 22:26 Ekleyen:
  • Cayyolum.com

    Korkusuzca Çayyolunun haklarını savunuyorsunuz.
    Bize güzel bir Çayyolu için çalışan tüm emeği geçenleri kutluyor Cumhuriyet Bayramınızı Kutluyoruz.

    Cumhuriyet hürriyet demek,
    Cumhuriyet özgürce yaşamak,
    Uygarlığa, çağdaşlığa
    Durmadan yılmadan koşmak demek

    Cumhuriyet mutluluk demek,
    Cumhuriyet kol kola yürümek
    Uygarlığa, çağdaşlığa
    Durmadan yılmadan koşmak demek
    Tarih: 28 Ekim 2011 21:54 Ekleyen:
  • Cumhuriyet bayramım karnaval değildir. En zor koşullarda bile kutlanması gerekir.
    Deprem felaketi hepimiz üzmüştür ama, Cumhuriyet bayramı kutlamaları bir eğlence değil, bağımsız Türkiye devletinin kuruluşuna ve kuranlarına duyulan saygının iafade edilmesidir.
    Bu hususu belirten içerikteki mesajları için Mehmet G.'ye ve diğer ziyeretçilere katılıyorum.
    Ama bir de öneri de bulumak istiyorum.
    Aslında bu önerimin, "bizi neden eleştiriyorlar ki?" diye neden eleştirildiklerini anlamayan kitle örgütlerinin yapmasını dilerdim. Bu saate kadar onlardan bir teklif gelmeyince kendim yapmaya karar verdim. 
    Arkadaşlar, Resmi kutlamalar iptal edilmiş olabilir, ama bu sivil toplum örgütlerinin, vatandaşların Cumhuriyet bayramını kendiliğinden kutlamasına engel değildir.
    Pekala, vatandaşlar kitle örgütlerinin önderliğinde veya kendiliklerinden bir araya gelerek bu büyük bayramı kutlayabilir.
    Belli bir yer ve saat verilerek bir araya gelinebilinir. İstiklal Marşımız söylenip, Ata'mıza ve aziz şehitlerimize saygı duruşunda bulunup  Hiç bir taşkınlığa meydan verilmeden dağılınabilinir.
    Sosyal medya bu günler için değilse ne zaman için vardır?
    internet sitelerinde bu duyuruda bulunulabilinir.
    Cumhuriyetçi ve Atatğrkçü olduklarını söyleyen demokratik kitle örgütleri bugün yoksa ne zaman için vardır.
    Ben şahsen, saat 10:00 da Konut 2 sitesi önündeki Atapark ta buluşup, yukarıda belirttiğim kutlamaları yapmayı öneriyorum.
    Bu mesajımın ivedilikle yayınlanmasını ve uygun bulanların da yanıt ermesini diliyorum.
    saygılarımla.
    Tarih: 28 Ekim 2011 21:54 Ekleyen:

  •     DOĞRU! YANLIŞ!
        Van Depremi sırasında resmisi özeli deprem bölgesine yardım için millet olarak kenetlenmemiz ne kadar doğru ise,Güneydoğudaki halkımızın bu yardımları alma konusundaki sabırsızlık ve yasa dışı davranışları o kadar yanlıştır.
         DOĞRU! YANLIŞ!
         Hukümetimizin aziz şehitlerimiz için Cumhuriyetimizin 88. yıl kutlamaları kapsamında Cumhuriyet Resepsiyonunu iptal etmesi nekadar doğru ise tüm anma ve resmi geçit törenlerini iptal etmesi o kadar yanlıştır.
         VE BEN HAYKIRARAK VE İNANARAK DİYORUM Kİ!
         Kim ne derse desin,ne yaparsa yapsın,derin acısını yaşadığımız şehitlerimiz ve Van deprem felaketinin ardından sergilendiği gibi,yüreğimizdeki ve beynimizdeki vatan ile Atatükrk aşk ve sevgisi var oldukça, Cumhuriyeti  sonsuza kadar yaşatacağız.Bunda canımız ve kanımız pahasına kararlıyız.Türkiye'yi kimse bölemez,böldürtmeyiz.Bu vatan topraklarını,hele vatan hainlerine,Türk'ün düşmanına hiç bir şekilde yedirmeyiz.Türkiye Türklerindir,ve öyle kalacaktır.Bu  topraklarda doğan,bu bayrağı tanıyan,Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve ve yasalarına saygılı herkes Türk'tür.
       Bu duygularla hepinizin Cumhuriyet Bayramını kutluyor,Büyük Atamıza,Silah ve dava arkadaşlarına,tüm şehitlerimiz ile tüm deprem felaketlerinde kaybettiklerimize Allah'tan rahmetler diliyorum.
        NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE! tekrar tekrar,NE MUTLU TÜRK'ÜM DİYENE!
    Tarih: 28 Ekim 2011 21:32 Ekleyen:
  • KUVAYİ MİLLİYE DESTANINDAN;

    "Dağlarda tek
    tek
    ateşler yanıyordu.
    Ve yıldızlar öyle ışıltılı, öyle ferahtılar ki
    şayak kalpaklı adam
    nasıl ve ne zaman geleceğini bilmeden
    güzel, rahat günlere inanıyordu
    ve gülen bıyıklarıyla duruyordu ki mavzerinin yanında,
    birdenbire beş adım sağında onu gördü.
    Paşalar onun arkasındaydılar.
    O, saatı sordu.
    Paşalar : «Üç,» dediler.
    Sarışın bir kurda benziyordu.
    Ve mavi gözleri çakmak çakmaktı.
    Yürüdü uçurumun başına kadar,
    eğildi, durdu.
    Bıraksalar
    ince, uzun bacakları üstünde yaylanarak
    ve karanlıkta akan bir yıldız gibi kayarak
    Kocatepe'den Afyon Ovası'na atlıyacaktı."

    O'NUN KURDUĞU CUMHURİYET, İLELEBET PAYİDAR KALACAKTIR.

    TÜM ULUSUMUZUN 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI KUTLU OLSUN!..


    Tarih: 28 Ekim 2011 21:32 Ekleyen:
  • 30 ekim pazar günü saat 15.00 da pazar alanımızda organik ürünler pazar açılışı yapılacak.Çayyolu sakinlerine duyurulur.
    Tarih: 28 Ekim 2011 21:31 Ekleyen:
  • CUMHURİYET TÖRENLERİ İPTAL EDİLEMEMELİ

    Kurtuluş savaşından yeni çıkmış, tüm binaları yıkık dökük, iş yerleri çalışamaz durumda, her evden verilen binlerce şehitlerin ağıt sesleri gelirken ne yapmış Mustafa KEMAL
    29 ekim 1923 yılında CUMHURİYETİ ilan etmiş ve bu günü de BAYRAM yapmış.
    Bu gün mazlum bir milletin diriliş günüdür Bayraklar elimizde çoşkuyla yürüyüş günüdür.
    Lütfen bu güzel Bayramı iptal etmeyin bu gün En güzel gündür.
    YAŞASIN CUMHURİYET, YAŞASIN MUSTAFA KEMAL...
    Tarih: 28 Ekim 2011 12:25 Ekleyen:

  • HİKAYE BU YA!.. (3)

    Birkaç gün sonra gittiği meydanda görmüş ki resmine hiç dokunulmamış, fırçalar da boyalar da bırakıldığı gibi duruyor. Çok sevinmiş ve koşarak Ranga Guru’ya gitmiş ve resme dokunulmadığını anlatmış. Ranga Guru demiş ki;
    ‘Sevgili Racigi, sen ilk resminde insanlara fırsat verildiğinde ne kadar acımasız eleştirebileceklerini gördün. Hayatında resim yapmamış insanlar dahi gelip senin resmini karaladı…Oysa ikinci resminde onlardan hatalarını düzeltmelerini istedin, yapıcı olmalarını istedin. Bunu yapmaları için eğitim almış olmaları gerekirdi.Yapıcı olmak eğitim gerektirir.“

    Bu hikayeden alınması gereken ders şudur; İnsan yaptığı işle ilgili herkesin eleştirisine açık olmalı, kırılıp darılmadan yoluna devam etmelidir.
    İyi resim eğitimi almış birisinin ikinci resmi de düzeltebilmesi mümkün olduğuna göre, her şeyi en iyi yaptığınızı zannettiğiniz zamanlarda bile eksiğiniz, hatanız olabilir, eleştirilere tahammül etmeniz gerekir. Sizin göremediklerinizi başkaları görebilir. Yani el elden üstündür. Her şeyin en iyisi en düzgününü ben yaparım dememeli, eleştiriler yapmaları için insanlara fırsat vermeli, onları sindirmek, susturmak yerine, nitelikli, haklı ve doğru eleştiri yapıyorlarsa, bundan kendini geliştirebilecek, hataları düzeltecek sonuçlar çıkartabilmeyi başarabilmelidir.

    Saygıyla,


                         ****






    Tarih: 28 Ekim 2011 09:05 Ekleyen:
  • HİKAYE BU YA!.. (2)

    Bu durumda bize de, eleştiriye açık olmak ve ondan ders çıkartmakla ilgili çok bilinen bir hikayeyi aktarmak kalıyor.
    “Hindistan’da çok ünlü bir ressam varmış. Herkes bu ressamın yapıtlarını kusursuz kabul edecek kadar beğenirmiş ve onu “Renklerin Ustası” anlamına gelen Ranga Geleri olarak tanısa da kısaca Ranga Guru derlermiş. Onun yetiştirdiği bir ressam olan Racigi  eğitimini tamamladıktan sonra yaptığı son resmi bitirip, Ranga Guru’ya götürmüş ve ondan resmini değerlendirmesini istemiş. Ranga Guru;
    ‘Sen artık ressam sayılırsın Racagi. Artık senin resmini halk değerlendirecek.’
    diyerek resmi şehrin en kalabalık meydanına götürmesini ve meydanda en görünen yere koymasını istemiş. Yanına da kırmızı bir kalem koyarak halktan beğenmedikleri yerlere çarpı koymalarını rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış.
    Racigi birkaç gün sonra resme bakmaya gittiğinde görmüş ki tüm resim çarpılardan neredeyse görünmüyor. Buna çok üzülmüş.  Emeğini ve yüreğini koyarak yaptığı tablo kırmızıdan bir duvar sanki. Resmi alıp götürmüş Ranga Guru’ya ve ne kadar üzgün olduğunu belirtmiş. Ranga Guru üzülmemesini ve yeni bir resim yapmasını istemiş. Racigi yeniden bir resim yapmış ve alıp Ranga Guru’ya götürmüş.
    Ranga Guru resmi tekrar şehrin en kalabalık meydanına bırakmasını istemiş. Ama bu defa yanına bir paket dolusu çeşitli renklerde yağlı boya, birkaç fırça ile birlikte insanlardan beğenmedikleri yerleri düzeltmesini rica eden bir yazı bırakmasını istemiş. Racigi denileni yapmış…

        ./..
    Tarih: 28 Ekim 2011 09:05 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!