Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara

  • yoruma açık vaka  :

    ben anadan babadan  ziyade
    büyük annelein ve dedlerin yanında yayılıp oturlmasını doğru bulmuyan eski kafalardanım ama devlet tiyatrolarımızda da aynen benim gibi düşünenlere sahip  dostumuz  anlattı


    han şu sahneden protokol koltuklarına doğru  yaşanan sakız polemiği vardı ya  o polemik yaşandıktan  az sonra bir prova esnasında  provada 
    çak cuk sakız çiğneyen birisi  yönetmen tarafından ciddi bir biçimde uyarılmış ....
    Tarih: 04 Kasım 2011 15:45 Ekleyen:
  • çayyolu'nda kimileri  dinledikleri radyoların başkaları tarafından da  dinlendiği için sitemde
    bulunurken

    kimileride radyoları dinlenmediği için orada
    burada sitemde bulunurlarmış duyduğumuz göre ...


    bilmem ne demek istediğimi siz hemen
    annamışsınızdır
    Tarih: 04 Kasım 2011 15:45 Ekleyen:
  • bayram kutlaması mesajı

    çayyolu sınırları içerisinde ;
    beysukent , angora , yaşamkent , mesa koru , türkkonut , doduga , alacatı  , ümitköy fevziye ve burada aklıma şimdi gelmeyen birçok çayyolu mahallesinde okuyucusuyla buluşan
    cayyolunun  en köklü ağacı öncü
    çayyolu bülteni

    sitelerde bloktan bloğa dolaşıp  çayyolu' nda yaklaşık 4999 tirajla 200.000 okuyucuya ulaştığı ileri sürülürken 
    bu duruma rağmen
    çayyolu bülteninin okuyucu kitlesinin bayramını kutlamasada yasar beyefendi
    bizler  yinede onun bayramını buradan kıyıdan
    köşeden bile olsa kutluyoruz ve sağlıklı günler diliyoruz  ...
    Tarih: 04 Kasım 2011 15:43 Ekleyen:
  • devlet bankacılığı


    zaman zaman devlet bankalarımız
    ekranlarda reklama çıkıp  
    emeklinin yanında olduklarını resm eden
    video görüntüleri yayınlıyorlar

    ama bu hiç inandırıcı değil

    söyle ki ,
    çayyolu' nun konut 1 i  ve konut 2 yi özallı yıllarda   bilindiği gibi seçkin emekliler kurmuş ve konut ll çarşısındaki  bu bankadanda maaş almakta  ve bütün parasal işlemlerinide bu banka üzerinden gerçekleştirmekteirler

    ancak buna rağmen
    bu bankanın müşterilerinin ekseryesinin müze kartlık nüfus sahibi insanlar olduğu ancak  çoğunun  fıtık olduklarından dolayıda bankada ayakta fazla duramadıkları için yeni yapılan restorasyondan  sonra  müşter koltuk sayısının gözle görülür derecede eksiltildiği , bu müşteri koltukları  en kısa süre içerisinde eğer  fazlalaştırılmazsa  anneannemle dedemin hesaplarını öze sektör bankacılığına transfer edeceklerini
    onların adına ihtar ederim


    TORUN : GÜLÇİN
    Tarih: 03 Kasım 2011 23:53 Ekleyen:
  • – Aaa, böyle bir dergi mi vardı? (Evet!)
    – Çok ilginç, bu dergi yeni mi? (O dergi yaklaşık 5 yıldır çıkıyor!)
    – Ne kadar çok dergi varmış canım, nereden çıktı bu dergiler şimdi? (Günaydın!)
    – Kim bunlar? (Tanımazsınız, sizin kabileden değiller!)

    İnsanın hiç şiir okumadan şiir yazması gibi, şiir gönderdiği dergiyi bir kez olsun alıp okumamış
    olması gibi, kişinin kendisi bir dergide çalıştığı halde yer-
    altından sızan hiçbir dergiden haberdar olmaması gibi acı şeyler bunlar.

    Peki bu dergiler neden çıkıyorlar?

    Dergiler edebiyat dünyamızın kendini yenilemesi ve okuyucular da dahil olmak üzere herkes için varlar. Sağlıklı bir okuma ve yazma pratiği, güncel şiir-edebiyat dilini takip etmek, şiirin sorunlarını bilmek ve anlamak; yaşamını devam ettiren dergileri izlemekle mümkün. Hiçbir dergi kişisel amaçlı yayın yapmıyor ve şu da bilinmeli ki gelecek kuşakların belleğini de dergiler yazıyor, oluşturuyor.
    Ne yalnızca kendi yayınlarıyla ilgilenen editörleri ne de sadece yazdıklarını yayımlayan dergiler dışında hiçbir şeyi, hiçbir çalışmayı takip etmeyen, umursamayan sanatçı modelini istemiyor bu evren.

    “Biraz daha hassasiyet ve iletişim!” demek, hiç de gereksiz değil.

    Kaynak: Kuzey Yıldızı Dergisi Sayı 1

    Tarih: 03 Kasım 2011 23:51 Ekleyen:
  • kuzey yıldızı çarşı yönetiminden biz emekliler için ufacık bir ricamız var eğer kabul ederseniz
    çarşıya bir devlet bankası olan ziraatin banka matiğini koydurtabilir misiniz 

    civarda hiç ziraatin matiği yok da  yayan konut ikiye kadar gitmek zorunda kalıyoruz da...
    Tarih: 03 Kasım 2011 23:45 Ekleyen:
  • tarihin arka odası

    yıllar önce bir ceviz kabuğu proğramıydı

    sabaha karşı
    sayın cevizoğlu merhun cemal Kutay a sormuşdu
    Atatürk diktatör müydü?

    Cemal Kutay  hiç düşünmeden
    cevabını yapıştırdı

    YÜCE ATATÜRK
    DİKTATÖR BİLE OLDUYSA
    BU MEMLEKETE  KENDİSİNDEN SONRA BAŞKA DİKTATÖRLER GELMESİN DİYE DİKTATÖR OLMUŞTUR  !


    Anlayana sivrisinek sAZ
    Alamayana davul zurna az
    Tarih: 03 Kasım 2011 23:45 Ekleyen:
  • hepsi bir arada rafta 
    dost tan aldığım çayyolu dergilerini
    sayfa sayfa inceledik

    belediye başkanımız  sayın fethi yaşar ney
    çayyolu için  çayyolu ' nda  yayın hayatını sürdüren başta çayyolu bülteni olmak üzere sayısız  çayyolu dergisi varken bilinmeyen bir nedenle olsa gerek  ismi lazım değil bir çayyolu dergisinde
    çayyolu halkının hem cumhuriyet bayramını hemde kurban bayramrını kutlamak üzere resmi "RESİMLİ" reklam vermiş biliyormuydunuz  __


    KAYNAK : 60. sayfa
    Tarih: 03 Kasım 2011 23:41 Ekleyen:
  • TAVLA NEYI IFADE EDER?‏

    Eski zamanlarda Hint imparatoru, satranç oyununun yanına bir mektup ekleyerek hediye olarak Pers imparatoruna göndermiştir. Mektubunda oyunla ilgili hiç bir açıklama yapmazken söyle bir mesaj yazmıştır; “Kim daha çok düşünüyor , Kim daha iyi biliyor, Kim daha ileriyi görüyorsa O kazanır. İşte hayat budur…” Pers imparatoru donemin en alim veziri olan Buzur Mehir ile bu mesajı paylaşarak, ondan oyunu çözmesi ve kendisinin de karşılık olarak Hint İmparatoruna hediye edilmek üzere başka bir oyun icat etmesini ister. Vezir haftalarca çalıştıktan sonra gönderilen satrancın her tas hareketini ve oyunu çözer daha sonra da on günde tavlayı icat eder ve imparatora sunar. Pers imparatorunun baş veziri Buzur Mehir tarafından 1400 yıl önce tasarlanan tavla oyunu; dünyanın en popüler oyunlarından biridir. Zaman kavramından alınan ilhamla tasarlanan oyunun zamana böylesine direnmesi son derece etkileyici. Senenin birliği olarak tavla bir tanedir. 4 kösesi 4 mevsimi, tavlanın içindeki karşılıklı 6′sarhane 12 ayı, pulların toplamı ayin 30 gününü, siyah-beyaz pullar gece ve gündüzü, karşılıklı 12′ser hane günün 24 saatini simgeler… Hint İmparatoruna satranca karşılık olmak üzere tasarlanan tavla oyunuyla birlikte gönderilmek üzere söyle bir mesaj hazırlanır: “Evet, Kim daha çok düşünüyor, Kim daha iyi biliyor, Kim daha ileriyi görüyorsa O kazanır.

    AMA BİRAZ DA ŞANS GEREKİR. İste hayat budur…” ŞANS SİZDEN YANA OLSUN

    Tarih: 03 Kasım 2011 23:40 Ekleyen:



  •          SEÇİCİ OLMAK GEREKİYOR

       Bundan  bir kaç sene önce ,bu sahifelerde  gerçekten, değerli konularda yazanların sayısı bir hayliydi. Örnek, Sayın Yonca, Sn.Faruk Elmasoğlu, Sn Sağıroğlu ve şu anda isimlerini hatırlamakta güçlük çektiğim değerli çayyolular. Bu isimler birer birer çekildiler. Sn. M.Gürer'e tamamen katılıyorum. Yazmaya değer konuların seçilmesi okuyucu kitlesini de arttıracaktır. Şu anda surekli yazanlardan iki kişi görüyorum yazdıklarına özen gösteren. Sn. M.G  VE Sn. M.T.
       Seslerin duyulmasına olanak sağlayan bu sahifelerin, hesaplaşma, kavga, küfürleşme, intikam alma yeri değil,
    sorunlarımızı iletme, fikir alışverişi sağlayan, sağlıklı önerilere açık alanlar olduğunu düşünüyorum. Yazılmaya
    değer , saygılı, özenli yazıların seçilmesinde gösterilecek titizlik , buraya olan ilgiyi arttıracak ve yazanları da mutlu edecektir.
    Tarih: 03 Kasım 2011 23:37 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!