Basit Forum


Tüm Mesajlar Görüntüleniyor › Ziyaretçi Defteri

Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!

Ziyaretçi Defteri Arşivi

Ara

  • Yalçın Bayer Köşesinden: 24.01.2012 (Osman Armağan)

    "Yeni Mahalle Belediyesi çok güzel ve toplumsal bir düşünceyle Çayyolu ek hizmet binasını hizmete soktu.Vatandaşın ayağına getirdi tüm hizmetleri.Bununl akalmadı, bir çok sivil toplum kuruluşuna, bugüne kadar sağlanamayan imkanar sundu. Hatta bu binanın işletmesinden sorumlu bir kadro bir kodro bile teşkil edildi. Gelin görün ki; 4 ve 5. katların WC leri sürekli arızalı ve tamir etmek yerine sorun, kapının üstüne 'arızalıdır' diye bir kağıt yapıştırılarak çözülüyor.Temizlik adı altında, pis bir paspasın dolaştırılması ve pisliklerin sadece etrafa yayılması sağlanıyor. sanki sadece yer temizliği yetermiş gibi camlar, doğramalar, duvarlar,WC ve lavabolara hiç bakılmıyor. Tuvaletler pislik yuvası, Kokudan içeri girmek mümkün olmuyor. STK lara ayrılan mekanalar, maalesef siara içme merkezine dönüşüyor. İşletme personeline bu konuları aktardığımızda ise, 'ödenek yeterli olmuyor,hangi birine yetişelim' şeklinde cevap alınıyor.
    Sayın belediye başkanım, yazıktır, günahtır. Onca yatırım, onca masraf onca güzel hayaller, denetimsizliğe ve bu fakir zihniyetlere kurban edilmemelidir."
    Demiş.

    Bu "fakir zihniyetler" kimler ki acep? 

    Tarih: 24 Ocak 2012 21:51 Ekleyen:
  • tarihler yine o günde24.01.2012 ,19 yıl geçmiş .Yeri ve yolun ışıklar içinde olsun.
    bu mesajdan sonra. haber portalınızdaki çayyoluna yakışmadı başlıklı yazınıza ait cevap hakkımı kullanmak istiyorum.Sizin için meşhuuuur benim içinse doğal olan deleğe listelerinde herikisindede adımın olması.2004 CHP temsilcilik kapısını o zamanlar İl Başkanımız olan Mustafa Salmanpakoğlu'nun milletvekili aday,adaylığına destek vermek üzere gittiğimiz genel merkezden Ayşe Altınok la beraber Beni ÖNDER'ci ettiğiniz Sayın ,Sav tarafından Çayyolu temsilcilik görevlerimizden ayrıldık.Dışarda partili idik Taki Sayın KILIÇTAROĞLU'Genel Başkan olana kadar.İşte  ozaman Demokratik birlik gurubu olarak sahalara indik..Delege listesinde 1.sıra adayı Sayın Şenol Balaban'ı hiç tanımam hepiniz gibi yenimahalle sınırları içerisinde 20 yıldır yaşadığım için Benimde başkan yardımcım.Hiç makamını ziyaret etmedim.Bayramlaşmak için gitmedim.hiç iş istemedim.Ben partili olmanın iş kapısından geçmediğine inanarnlardanım.2.Sıradaki Veli ise Benim 30 senelik arkadaşım. beni kendi listesine dahil etmek onunun adamı olmak anlamına geliyorsa tüm mahalle listelerini alın elinize ben işaretledim kim, kimin adamı; ama sizden cevap bekliyorum.1999 çayyolundaki ilk seçimlerindede  sahadaydım sizinle beraber.hiç büfem,çicekçi dükkanım,meclis üyeliğim olmadı ,Yani kısaca İlçe Örğütün yanlışını ve yaptığı boşlukları görmek zeka işidir.Onlarda bunu çayyolunun en can alıcı bölgesinde yakalamışlar.Size bu taraflı bilgileri kim ,hanği tetikçi verdiyse onların adamıdır.Küçük adamlar,küçük işlerle uğraşır.
    Tarih: 24 Ocak 2012 20:40 Ekleyen: lemanSulkalar Türktekin
  • Uğur Mumcu, her zaman bütün mağdur ve mazlumların yanındaydı.
    Biri mi tutuklandı, biri mi haksız yere mahkemeye çıkarıldı, biri mi hapse düştü, Uğur hemen oradaydı. Mağdura, mazluma ve yakınlarına “yanınızdayım”, zalimlere “o yalnız değil” demek için orada olurdu Uğur.
    Tarih: 24 Ocak 2012 12:59 Ekleyen:
  • Mustafa Balbaydan alıntı;

    Bugün kalemini satmayan, onu sadece gerçekleri halka ulaştırmak için kullanan gazetecilerin, aydınların karşı karşıya kaldığı durumu geçen gün, mezarı başında Metin Göktepe’nin annesi şöyle dile getirdi:
    “Eskiden öldürüyorlardı, şimdi tutukluyorlar...”
    Neden?
    Çünkü gazeteciler, öldürülünce ölmüyor!
    Uğur Mumcu öldürülünce ölmüyor!
    Kimliğiyle, duruşuyla, değerleriyle, temsil ettiği düşüncelerle yaşamaya devam ediyor.
    Bu anlamda Uğur Mumcu’nun yerini doldurmak diye de bir kavram olamaz; zaten yaşamaya devam ediyor. Yanı sıra pek çok gazeteci de onu örnek alıp “araştırmacı gazetecilik” kimliğini canlı tutuyor.
    Nasıl ve nerede olursa olsun.
    Güldal Mumcu’nun, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nı kurup onlarca gencin yetişmesini sağlamasıyla birlikte Ali Sirmen takılmadan edememişti:
    “Yanlış kişiyi öldürdüklerini düşünecekler!”
    Tutuklamalara dönersek...
    İçinden geçtiğimiz dönem gelecekte sonuçlarıyla birlikte yazılacak, yorumlanacak. Süreç devam ettiği için kesin kanılar ortaya koymak erken olabilir.
    Ancak tutuklamalarla birlikte oluşan korku ikliminin öldürümlerden daha keskin sonuçlar doğurduğunu söylemek abartma olmaz.
    Gazetecinin önüne şöyle bir seçenek konuyor:
    Ruhunu öldür, canın sağ olsun!
    Tarih: 24 Ocak 2012 12:53 Ekleyen:
  • 'Bir adam, okyanus sahilinde yürüyüş yaparken,
    ...denize telaşla bir şeyler atan birine rastlar.
    Biraz daha yaklaşınca, bu kişinin,
    sahile vurmuş denizyıldızlarını denize attığını fark eder
    ve 'Niçin bu denizyıldızlarını denize atıyorsunuz?' diye sorar.
    Topladıklarını denize atmaya devam eden kişi,
    'Yaşamaları için,' yanıtını verince, adam şaşkınlıkla,
    'İyi ama burada binlerce denizyıldızı var.
    Hepsini atmanıza imkân yok.
    Sizin bunları denize atmanız neyi değiştirecek ki?' der.
    Yerden bir denizyıldızı daha alıp denize atan kişi,
    'Bak, onun için çok şey değişti,' karşılığını verir.'
    Tarih: 24 Ocak 2012 11:17 Ekleyen:

  • Nokta
    kadar
    Menfaat için virgül kadar eğilme !!
    Tarih: 24 Ocak 2012 11:16 Ekleyen:
  • PROTESTO KÜLTÜR NE YAZIK Kİ YOK!

    Işıl Özgentürk'ün yazısı ne kadar güzel. Uyuyan , dizi filmlerle uyutulan topluma ne dersen de!
    Herkesi işinde gücünde akşam eve gelince yemek sonrası Dizi film izle yat uyu.
    Protesto kültürü mü o da nedir? Normalde akşamları anne , baba, çocuk sohbet eder, komşular gelir, akrabalarla sohbet edilir . Çocuklar can kulağıyla dinledikleri sohbetlerden dersler alırlar. Meydana gelen olaylar, gündem sohbetlerin baş konusu olur ve gündemdeki konular tartışılır dı!
    Şimdi dost sohbetleri falan yok halkımız Televizyonlarla uyutuluyor, diziler bir de ACUN TV seyrediyoruz.
    O zaman protesto edilecek bir konu da olmadığından dizi film oyuncularının neler yaptıklarından başka bir konu da bulunmadığından neyin protestosunu edecek bir kişi dahi kalmadığından......
    Şimdi şöyle etrefınızdan bir genci çağırın ve Gündemdeki en önemli konuyu sorun bakalım Fransa ve Ermeniler konusunu acaba duymuş mu? Bir tane gündemdeki konuyu bilen GENÇ bulursanız hemen sarılın onu öpün derim.
    Ama bir tane bile bulabilirseniz!!!
    Tarih: 24 Ocak 2012 11:15 Ekleyen:

  • chp de sen / ben kavgası hız kesmeden devam ediyor
    kendi sandıklarında bile sandık başlarında  birbirlerine dümen çevirmeye kalkanlar acaba  genel seçimlerde ellerine fırsat geçse ne yapmazlar ...
    Tarih: 24 Ocak 2012 11:15 Ekleyen:
  • bakanlıklar 
    mercek led teknoljisi ile ışıklandırılacakmış

    darısı edison ampullerle ışıklandırılan
    Çayyolu 8. caddeye ...
    Tarih: 24 Ocak 2012 00:22 Ekleyen:
  • Bir fotoğraf;
    Başkent üniversitesi Hastanesinin ümitköy'deki diyaliz merkezi açılışında çekilmiş.
    Yeni.mah.Belediye Başkanı da hastane yetkilileriyle açılışa katılıp hastaları ziyaret ediyor.
    Kafada kasket. Yer, hastane içi ve kapalı alan .
    halbuki bize ilkokulda kapalı bir yerde şapka takılmayacağını öğretmişlerdi..
    Tarih: 24 Ocak 2012 00:21 Ekleyen:
Lütfen Giriş Yap veya Kayıt Ol!