-
Sonra ne oldu? Reşit Galip'e
Kütüphanedeki yatak
Reşit Galip'in bakanlığı sadece 13 ay sürdü. Bu süre içinde Darülfünun'dan üniversite reformunu başlattı. Öğretmenlere genel bütçeden maaş ödenmesini sağladı. Eşi Zübeyre Hanım'ın deyimiyle "deli gibi çalışıyor" ama Atatürk'e çıkışacak kadar ayarsız dili yüzünden her gün işe cebinde istifa mektubuyla gidiyordu. Aslında Atatürk'le araları iyiydi. O Gazi'ye "Paşam", Gazi de ona "Doktor" diye hitap ederdi. Torunu Feyhan Oran'a "Peki ne oldu da ayrıldı?" diye sordum.
Bir gün sofradan ayrılırken, Atatürk, "Seni eve ben bırakacağım" demiş. Eve bırakınca o da saygıdan, "Ben de sizi uğurlayacağım Paşam" karşılığını vermiş. Ama kendisinin arabası olmadığından yürüyerek uğurlamış. O gece zatürree olmuş. Dinlenmesi tavsiye edilince 1933 Ekim'inde görevden ayrılmış. 1934 yazında Moda'daki bir deniz kazasında kızlarını kurtarmaya çalışırken akciğerlerini hepten üşütmüş. Bir mucize eseri kurtulduğu bu kazadan sonra ölümü bekleyerek, hastalığını takip etmeye başlamış. Keçiören'deki bağ evinin kütüphanesine demir yatağını taşıtıp yedi ay kitaplar arasında yatmış. 1934'te, 41 yaşında hayata veda etmiş. "Öldüğünde cebinde 5 lira parası varmış" dedi hiç görmediği torunu Feyhan: "Anneannem üç çocuğunu büyütebilmek için Afet İnan'dan yardım istedi. Atatürk'ün yardımıyla krediyle bir ev aldılar. O evin bir odasına sığışıp diğer daireleri kiraya vererek geçindiler." Feyhan ilkokulda her sabah içtiği andın dedesinin kaleminden çıktığını ilkokul sonda öğrenmiş. Dr. Reşit Galip Ankara'da Maarif Vekili, Mustafa Necati ile yan yana yatıyor.
Tarih: 06 Şubat 2012 22:22 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Cayyolum.com,
Keşke Reşit Galip olayını önceden yayınlamış olsaydı.
Veya Fethi Yaşar bu olayı gençliğinde okumuş (hadi okumakdan geçtim, duymuş) olsaydı.
Reşit Galip'in şu sözü “Devrimleri her yerde, herkese karşı savunacağız” büyük bir söz.
Kutluyorum Reşit Galip'i ve bu devirde bu olayı hatırlatan cayyolum.com'u
“Devrimleri her yerde, herkese karşı savunacağız”
Tarih: 06 Şubat 2012 22:13 Ekleyen: Beğenme: 0
-
cayyolum.com
Çayyolunda reklam ve ilan panolarının yanlış olduğunu, göze hoş görülmediğinin anlatılması ve kamuoyu oluşturulmasındaki etkiniz yadsınamaz.Harika bir iş başardıgınızı buradaki yazıları ve haberleri izleyerek takip ettik. Ve Park ceddesinde bulunan evime giderken yol üzerinde kaldırılan panoları görünce yanlıştan dönme cesaretini Gözteren değerli yetkililere de teşekkür etmek istedim.
Tarih: 06 Şubat 2012 22:05 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ödülleriniz makbul olsun. Alınan ödülleri lütfen ARKADYUM'da sergileyiniz!!!
Ne olacak ki Başbakanımız da Kaddafiden Ödül almıştı Ödül almak suç mu?
Bu Ödül veren Dernek Resmen bir Partiye doğru kaymış gözükmemek adına arada bir tane de diğer Partili birisine ödül vermiş olmak için vermiş olamaz mı? İlla burada kötü! niyet mi aramak gerekiyor!!!.
Zaten babadan va anadan zengin Sayın Bayan'a da yılın Hayırsever ödülü verilmiş se ki bu hayırları inşallah bizim kesemizden yapmamıştır ( dağıtılan oyuncakların ücreti nereden çıkıyor anlamış da değilim?)
Neyse canım el ele, kol kola, sarmaş dolaş olan biz miyiz? Olanlar düşünsün bunun bir de SEÇİM dönemi var?
Ödülü veren kim? TEGD Başkan Yrd.'sı Araştırmacı Yazar Hayati OTYAKMAZ
Tarih: 06 Şubat 2012 22:03 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Tesadüfe bak !
Geçenlerde birisi Yalçın Bayer'in köşesinde,
"Semt sakinleri tartışa dursun, bir dini topluluk (cemaat-Muradiye Vakfı) Türkiye’nin her yerinde örneği olduğu gibi özellikle Büyükşehir Belediyeleri ile elele (Çünkü imar planlarında değişiklik tasarrufu onlarda) istedikleri yere cami yapmayı sürdüyorlar.
Yaptıkları her caminin altına bir mensuba ait market ya da ticarethaneyi de ihmal etmiyorlar. Çayyolu-Ümitköy’deki camiler ve ‘yazılarda’ bahse konu yer özelindeki cami böyledir." diye yazmıştı....
Şu tesadüfe bakın, Yenimahalle Belediye başkanı Fethi Yaşar' a ödül veren Gönüllü Eğitim Derneği, bu Muradiye Vakfı'nı da Yılın Vakfı seçerek ödüllendirmiş...!
İyi mi?
Tarih: 06 Şubat 2012 20:44 Ekleyen: Beğenme: 0
-
YORUMSUZ
Ünlü Fransız düşünür J. Paul Sartre,
1964 yılında kendisine verilen Nobel Edebiyat ödülünü, "Benim gibi yaşlı bir devrimciye böyle bir ödül vermek, kapitalizmin öc alma girişiminden başka bir şey değildir." diyerek reddetti.
Rejim aleytarı olduğundan kitaplarında Sovyet devrimini eleştiren, ünlü "Dr. Jivago" kitabının Rus yazarı Boris Pasternak 1958 yılında kendisine verilen Nobel Edebiyat ödülünü, kendi yazarlığı için değil, ülkesini eleştirdiği için verildiğini anlayacak bir birikime ve olgunluğa sahip olduğu için reddetti.
Fransızlara karşı özgürlüğü savunurken 1930-44 tarihleri arasında tutuklanan Wietnamlı Le Tuc Tho Nobel Barış ödülünü reddetmiştir.
Türkiyenin Ermeni soykırımı yaptığını iddia ettiği için, Prof. Dr. Erdoğan Teziç Fransa tarafından verilen Commandeur de la legion d'Honneur nişanını reddetti.
Kamran İnan da aynı nedenle, kendisine çok önce verilmiş olan bu nişanı iade etti.
Şair ve Yazar Sezai Karakoç Cumhurbaşkanlığınca verilen Kültüt ve Sanat Büyük ödülünü almadı.
Tarih: 06 Şubat 2012 20:43 Ekleyen: Beğenme: 0
-
KAVUN DEĞİL Kİ KOKLAYASIN, YANILMIŞIZ!
Dediğiniz gibi , HAYIRLARA VESİLE OLSUN!
Tarih: 06 Şubat 2012 20:42 Ekleyen: Beğenme: 0
-
ÖDÜLÜ HAYIRLARA VESİLE OLSUN
Bir ziyaretçi, Fethi Yaşar'a Gönüllü Eğitimciler Derneğinin ödül verdiğini yazmış...
Biz de o derneğin dağıttığı diğer bazı ödüllerin kimlere gittiğini yazalım;
Yılın Vakfı; Muradiye Kültür Vakfı
Yılın Gazetesi; Yeni Şafak
Yılın Hayırseveri; Nevin Gökçek
Yılın Devlet adamı; Cemil Çiçek
Yılın Bakanı; Fatma Şahin
Yılın Komisyon başkanı;AKP Trabzon Milletvekili Cevdet Erdöl
Yılın Milletvekili; AKP Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı
Yılın Büyükşehir Belediyesi; AKP li Bursa belediyesi,
Yılın Beldiyesi; AKP li Çankırı belediyesi,
Yılın Bürokratı; TOKİ başkanı,
Yılın Televizyonu; ATV
Yılın Eğitim Kurumu; Elçi eğitim kurumları
Yılın Derneği; İnsani yardım derneği
Eh ne diyelim Yaşar'ın ödülü "hayırlara vesile" olsun!..
Tarih: 06 Şubat 2012 17:53 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Arka Kapak
1960'ların ortalarına değin uzanan bir zaman diliminde toplum çıkarları bireysel çıkarların önüne geçirememiş, başarısız bir toplumun görüntüsüdür.
Tarih: 06 Şubat 2012 14:18 Ekleyen: Beğenme: 0
-
SADECE GENÇLİĞE Mİ? BU SÖZLER HEPİMİZE, HEPİNİZE!!!
"Bir gün bağımsızlık ve cumhuriyeti savunmak zorunluluğuna düşersen, göreve atılmak için, bulunduğun durumun olanak ve şartlarını düşünmeyeceksin! Bu olanak ve şartlar, çok elverişsiz bir özellikte ortaya çıkabilir. Bağımsızlık ve cumhuriyetini yok etmek isteyecek düşmanlar, bütün dünyada eşi görülmemiş bir galibiyetin temsilcisi olabilirler. Zorla ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri ele geçirilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve ülkenin her köşesi eylemli olarak ele geçirilmiş olabilir."
Farkeder mi ? Atam biz bu ülkenin birlik ve beraberliği için var gücümüzle , yılmadan, usanmadan çalışma azmi ve kararlılığındayız. Sen rahat uyu ÇAYYOLU UYUMUYOR!
Tarih: 06 Şubat 2012 14:09 Ekleyen: Beğenme: 0