-
Çayyolu Haber Bültenini ben de okudum. gerçekelri bilmek haktır başlıklı yazı, tamamen mevcut durumun fotoğrafını çekmiş.
Hiç bir yerinde kişilerden söz edilmiyor. Tamamen tüze kişilik olarak yapılan icraatlar ve faaliyetler eleştiriliyor.
Bunun neresinde kime hakaret var.
Yok!
Fakat birileri, "bize hakaret var diyerek, yasal yollara başvurulacak tabi" diyor.
İyi de ediyor, demokratlıklarının sınırını çizmiş ve herkese göstermiş oluyor.
Eleştirileri, hakaret var diye, yargıya taşıyıp, eleştirileri yapanları sindirmeye çalışmak, eleştirilerden korkanların başvurduğu klasik yöntemdir.
Dergideki yazıda kimseye hakaret yok.
Asıl hakaret, elde belge olmadan, uluorta insanları "akçalı" konularda zan altında bırakmak ve suçlamaktır.
Şimdi geri atıp, tevil yoluna gitmeye kalkılsa da, "Platform a gelir elde etmek için verilen yemek davetiyeleri hakkında bilgi versin çaba ya gidenlere.Ya da çaba nın kasasında kalan ama platformun olan paranın ne olduğunu anlatsın."
"Engin Uç belediye başkanının danışmanıyım diyerek reklam toplamaya çalışmış mıdır?Şehir Klübünü ben aldım diyerek bir balık restaurant a pazarlamaya çalışmış mıdır." demektir.
bunlar doğrudan kişiye yönelik ithamlardır ve ağır hakaret niteliğindedir.
Elinde belgen varsa şimdiye kadar neden sustun diye sorulur.
Yoksa da hesabı sorulur.
Bunlarla ilgili olarak da yasal yollara başvurma hakkı saklıdır.
Tarih: 04 Kasım 2012 22:28 Ekleyen: Beğenme: 0
-
32 dernekli platform
Biz Biz
Biz İdik
32 Kız idik
Ezildik Büüzüldük
Bİ köseye ....
Tarih: 04 Kasım 2012 22:26 Ekleyen: Beğenme: 0
-
"Bizim dergimiz sizi neden bu kadar rahatsız ediyor,o bizim konumuz sizlerin değil,siz kendi çıkardığınız dergiye bakın,şimdiye kadar bizden neden öyle yazdınız,neden resmi oraya koydunuz gibi mesaj aldınız mı,bizi ilgilendirmez,bizim dergimiz de sizleri hiç ilgilendirmiyor.Neyi nasıl istiyorsak öyle yaparız,bu kadar basit." Diyor Platformun sözcüsü.
Yo,o kadar basit değil!
Siz bölgede yayımlanan dergilere eleştiriler yöneltmiyor olabilirsiniz,bu kendi bileceğiniz bir iştir,ama siz yapmıyorsunuz diye başkalarının bunu yapma hakkını engelleyemezsiniz.
Çünkü,bölgede platformun dışında yayımlanan dergiler kişilere ait olup,ticari amaçlı dergilerken,sizin derginiz bir örgüte aittir.
Bu sebeple insanların sizin derginizde,temel amacınız olan ilçe olunmasına,bölgeye daha çok sahip çıkılmasına, belediyece yapılan yanlış icraatlara,yoğunluk artışlarına, her tarafa büfeler konulmasının yanlış olduğuna, parların betonlaştırılmasına v.s dair yazılar görmek istemesi, bunlar olmayınca da eleştiri yöneltmesi kadar normal bir şey olabilir mi?
Diğer dergiler bunu yapmasa neden yapmıyorsun diye eleştirlemese de sizin derginiz yapmazsa rahatlıkla eleştirilir.
Hatta,eleştirilmesi değil,eleştirilmemesi anormal olur.
Sizin derginiz bir çatı örgütlenmenin dergisi olduğundan, esas itibariyle bunları yapmak amacıyla çıkmalıdır.
Bunları yapmak yerine,örgütün temel hedefi para kazanmakmış gibi,diğer ticari amaçlı dergilerle reklam yarışına girerse eleştirilir.
Platform,belediyenin doğrudan verdiği işlerden yeteri kadar para geliri sağlamaktadır.Reklamcılıkla uğraşması doğru mudur?
Tarih: 04 Kasım 2012 22:26 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ne güzel değil mi?
Birisi istediği gibi yazacak, açıkça isim vererek "belediye başkanının danışmanıyım diyerek reklam toplamaya çalışmış mıdır?" diye sormak suretiyle, isnatta bulunacak,
Siz, "Yanlarına o zamanki" semt birimi müdürü "Sezai'yi de alarak Çayyolu Haber Bülteni’ne kim reklam vermişse, "Bundan sonra bize vereceksin" şeklinde baskılara başladılar." deyince....
"Biz doğru bildiğimiz yolda gidiyoruz, reklam konusunda yazdıkları doğru degil, ben Engin Uç u Allaha havale ediyorum, hayal gücü yüksek, olmayan şeyleri farklı rumuzlarla yazıyor." diye hem hakaret edecek, hem yeni bir isnatta daha bulunacak.
Sonra da, teşbihte hata olmaz, zeytinyağ misali üste çıkıp vay bize dergide hakaret var, yargıya gideceğiz diyecek.
Vallahi pes!
Adınız tek satırda geçmezken, hakaretten söz edeceksiniz, açıkça isim vererek, hem de ağır ithamlarda bulunarak yaptığınız hakaretleri yok sayacaksınız...
Ortada yargı yoluna başvurulacak bir hakaret varsa o da hiç bir maddi dayanağı olmadan ÇABA başkanına yönelttiğiniz ağır sözlerdir.
Sonra neden sizin yazdıklarınız inanalım?
Sizin yazdığınız doğru da, suçladıklarınızın verdikleri yanıtlar neden yalan...?
Böyle bir mantık olabilir mi?
Çayyolu küçük yer, esnafa söylenenleri de herkes biliyor. Ki, bunlara sık, sık şahit oluyoruz, kendimize değil de size mi inananalım.
Yıllardır aynı sakız çiğneniyor, yeter artık!
Bildiğiniz bir şey varsa, ya belgesini ortaya koyup öyle konuşunuz ya da susunuz, çünkü belgesiz olursa, onun adı dedikodu olur.
Kuru gürültü olur ki, ona da kimse pabuç bırakmaz!
Tarih: 04 Kasım 2012 22:22 Ekleyen: Beğenme: 0
-
yanımdaki ist hanım efendisi hanım efendinin başkent tiyatro seyircisi için söyledikleri sözler bendenizi çok gururlandırdı.
bu kadar yüksek bir platformda merdivenleri çıkarken kim önde yürüyecek, inerken kim arkada yürüyecek herkes ne kadar da güzel farkında ...
ama farkında olamayanlarda vardı
1- örneğin servisle on beş dakikalık mesafeyi ayakta gitmemek için üç saatlik oyunu izledikten sonra
perde tekrar açılıp sanatcılar tekrar sahneye bile çıkamadan merdivenlerden apar topar servise koltuk kapmaya koşan o iki kadını ki
terör gazisi 60 yaş civarında engelli hanıfefendinin oyunun sanatcılarını ayakta alkışladığını da görünce keşke şunları ayağımla bir çelme takıp iki seksen yere düşürseydimde demedim değil ...
2- kızlar tuvaleti ile erkekler tuvaleti arasında ses yalıtımı koymasını unutan devlet tiyatroları
yüzünden kızlar tuvaletinde no-mahrem şakalaşmaların tümü erkekler tuvaletinde yankılanmaktadır ..
Tarih: 04 Kasım 2012 16:30 Ekleyen: Beğenme: 0
-
biraz önce oturuma attığım mesaja unuttuğum mesajımı ilave ediyorum
yeni mahalle sınırları içerisinde bulunan iki adet devlet tiyatrosu sahnesinin bahçesinde bankları keçiören belediyesi vermiş üzerinde yazıyor
bu bizim belediyemiz için çok üzücü bir durumdur
kınıyorum tiyatroyu çok sevdiklerini iddiasını ileri sürenleri
Tarih: 04 Kasım 2012 16:29 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Dikkat Vücudunuz Konuşuyor
16:45 Ego Otobüsü
Eskişehit yolunda öğrenci yurdunun bulunduğu duraktan tessettür kıyafeti taşıyan kız ve erkek arkadaşı otobüse bindiler
Erkek elinde tuttuğu kitabı sallayarak kapağından sanki kendilerine kaçamak bakışlarla kendilerini izleyen izleyenlere karşı manidar bir mesaj ;
Dikkat Vücudunuz Konuşuyor
Türkiye'de Beden Dili İş Yaşamı ve Renkler
veriyordu ........
Yol boyunca otobüsün içinde
birbirlerine teşhir sınırlarına taşmadan (bizce)
sarılmalarından olsun elele tutuşmalarından olsun
iki gençin masum üniversite aşklarından birinin kahramanları olduklarını anladık otobüs yolcuları olarak
BU atada yanımdaki arkadaşımla beraber düşündük şu yeşiaycı dinozorun sözlerini
BU gençler kendierine kendi içlerinde kendilerine karşı protestanlarmış (!) gibi bakan katı katoliklere (!) karşı zamanla mücadelelere girecekleri aşikardır
Tarih: 04 Kasım 2012 16:28 Ekleyen: Beğenme: 0
-
eyy devled titre ve kendine dön !
devled yalan söylemez!
akp nin gizli ortağı belki cxp olabilir ama
akp nin apaçık ortağı kimdir acaba
MHP dir MHP dir
AKP iktidarı ne zaman köşeye sıkışsa akp yi kim kurtarıyor
Tarih: 04 Kasım 2012 16:27 Ekleyen: Beğenme: 0
-
iş emek sermaye
bugün öğle namazında yukarıdaki konular yüzeysel olarak vaaz edilmeye çalışıldımı teğetmi geçildi !?
ancak , iş - emek - sermaye ilişkileri konusunda uzman olmayan, artık değeri bilmeyen , kapitalin yanından teğet geçmiş ekseriyesi bahşiş ekonomisi ile beslenen,
düzene çeki düzen vermesi gerekirken düzenin adamı olarak cenaze selasına bile haraç kesen
bir sınıfın aktörlerinden acaba kaç kişi işemek sermaye ilişkileri için meydanlara çıkabilmiş , düzenin polisinden biber gazı kokluyabilme cesaretini gösterebilmiştir
bu gibi vasıflara sahip olmayan bir meslek gurubunun gerçek adil düzen için konuşması inandırıcı da olamamaktadır sadece söylenmek için söylenmiş laf kalabalığından öteye de gidememektedir
aşağıda sunmak istediğim çarpıcı örnektede olduğu gibi . :
devlet tiyatrolarından cesaret ana
birinci perdenin sonunu Savaşa Nayır diye bitiriken ikinci perdede tema olarak Savaş Nimettir diyerek
savaş ekonomisinden nasıl beslenildiğinin ince örneklerini sergileyerek ortaya bırakılan tatlı karlardan insanlığın vaz geçemediğini seyircinin gözünün içine adeta soktu ...
Tarih: 04 Kasım 2012 16:27 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ne zaman adam oluruz !?
Altını önemle çiziyorum ve diyorum ki
hiç değilse örnek gösterilebilecek ileri bir demokrasi için parmakla sayılabileck kadar bir azınlık ;
DİN ve AHLAK Öğretmeni (miz) TÖB- DER e gelip masada öğrencileriyle karşılıklı oturup kahvesine OKEY , TAVLA oynayabildiği zaman ....
Tarih: 04 Kasım 2012 16:26 Ekleyen: Beğenme: 0