-
Türkiye 'nın renkleri
hepimiz Tanrı 'nın çocuklarıyız
geri kalan her şey boş...
Tarih: 05 Kasım 2012 18:33 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Atatürk' ün meşhur bir saat hikayesi vardır
--------------------------------------------------------------------------------
HANİ DÜŞMAN YOKTU
Çanakkale Kahramanı Mustafa Kemal, Koca Çimentepe’nin ön kesimindeki dalgalı sırtlara kadar ilerledi. Burada bir gözetleme müfrezesi vazife görüyordu. Komutan, müfreze komutanının yanına sokuldu:
- Yakında düşman var mı? diye sordu.
Teğmen, tereddütsüz cevap verdi:
- Hayır, paşam, yoktur!..
Mustafa Kemal, bu teminat üzerine ayağa kalktı, dürbünle ileri bakmaya başladı. İşte tam bu sırada birkaç tüfek birden patladı ve kurşunlardan biri, Mustafa Kemal’ in göğsüne rastladı. Kurşun -bahtiyar bir tesadüfle- göğüs cebindeki büyük saate çarpmıştı.
Mustafa Kemal, haklı bir hiddetle takım komutanına çıkıştı:
- Hani düşman yoktu?!.
Takım komutanı, Anafartalar Kahramanı’na aldırmadı bile. Askerlerine döndü ve yüksek sesle:
- Benim takım, süngü tak, hücum!.. Emrini verdi.
Yere yatmış olan takım, bir anda zemberek gibi boşandı; marş marşla hücuma geçti; az ileride, arazinin dalgalı oluşundan faydalanarak gizlice yakına kadar gizlice yakına kadar sokulmuş olan bir keşif mangasını tepeledi ve tekrar eski yerine döndü.
Mustafa Kemal’in hiddeti kalmamıştı. Yattığı yerden bu manzarayı zevkle, gururla seyrediyordu.
Rıza Ruşen Yücer, Banoğlu, Age, S. 226-227
Bağımsızlık, uğruna ölmesini bilen toplumların hakkıdır.
'' SÖZ KONUSU VATAN İSE, GERİSİ TEFERRUATTIR...''
Tarih: 05 Kasım 2012 18:33 Ekleyen: Beğenme: 0
-
********************************************
“15 YIL HÜKÜM SÜRECEKSİN”
Atatürk hakkında yapılmış birçok kehanet vardır.Bunların en ilginci onun el falına bakan bedevinin söyledikleridir.
Mustafa Kemal arkadaşları ile Bingazi´ye, Trablusgarp savaşına katılmaya gidiyordu.Yolda bie bedevi´ye rastladılar.Bedevi el falına çok iyi baktığını ve genç subaylara da isterlerse bakabileceğini söyledi.Hepsi ellerini açarak bedevinin söylediklerini dinlemeye başladı.Sıra Mustafa Kemal´e gelince, o önce baktırmak istemedi ama arkadaşlarının ısrarı karşısında, sonunda o da elini bedevi´ye açtı.Bedevi ele bakar bakmaz yerinden sıçradı ve heyecan içinde ;
“Sen padişah olacaksın” dedi ve ilave etti “15 yıl hüküm süreceksin.”
Genç subaylar gülüştüler ve yollarına devam ettiler.
Aradan yıllar geçti, Mustafa Kemal Türkiye Cumhuriyeti´nin Cumhurbaşkanı oldu.Cumhuriyetin 14.yılında hastalandı.Karaciğeri kötüye gittiğinde çevresindekiler ona “Artık içme Paşam” dediler.
Atatürk onlara birzamanlar yolda rastladıkları falcı bedevi´yi hatırlattı ve gülerek ;
“Arap vaktiyle söylemişti, Bizim padişahlık nasıl olsa 15 yıl sürecek…Hesapça bu son senemizdir…”
Yıl 1938 ´di…
ATATÜRK'ÜN ÖNSEZİLERİ
Tarih: 05 Kasım 2012 18:33 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ben rıfat ateş beyin önerisini destekliyorum. Bu yılki platform seçimlerini şeffaf yapın."Bence Platformun şimdiki yöneticileri bu yılki seçimi Çayyolu halkının önünde yapmalılardır.Buradan açık bir çağrı yapıyorum.Bu yılki Platform seçimini halkta izlesin ne dersiniz?Kimsenin kimseye sözü olmaz o zaman. kapalı kapılar ardında yapmayın seçimleri.Bilançonuzu,gelir,giderlerinizi,dergiden kazandıklarınızı,diger kazandıklarınızı, şenliklerden kazancınızı önce web sitenizde, sonra derginizde en son olarakta bu yılki toplantıda açıklayın."
Hadi Çayyolu Platformu yöneticileri,sesizliğinizi bozun ve açıklama yapın.Yoksa bu sorular dahada çogalarak önünüze gelecek. Kimsenin kimseye hakkı geçmesin.
Ben buradan bir istek daha yapacagım.
1-Çayyolu Platformuna kaç dernek kayıtlı?
2-Bu derneklerin üye sayısı kaç?
3-Bu derneklerin Kaç tanesi aktif?
4-Platformda yönetici olan kişilerin üye olduğu derneklerin üye sayısı kaç?
5-Neden platform bünyesinde yaşlılar dernekleri çogunlukta?
6-Bu yaşlılık derneğine üye olan kaç kişi diger yaşlılık derneğinin üyesi?
7-Platformun kuruluş amacı ve tüzüğünü yayınlayın bizde ögrenelim
8-Tüzükte yazılanları yapamazsanız platform fes edilecekmi?
Hadi Çayyolu Platform yöneticileri bu sorulara cevap verin.Biz Çayyolu halkı olarak bunları bilmek ve ögrenmek hakkımız.Yoksa siz şeffaf degilmisiniz?
Tarih: 05 Kasım 2012 18:33 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Deniz * ı
Yazı yazmak için ak deniz sahillerine giden
bir yazar, konta plajında sabaha karşı kumsalda dans edergibi hareketler yapan birini görür.
Biraz yaklaşınca , bu kişinin sahile
vuran deniz yıldızlarını denize atan genç bir
(m) adam olduğunu fark eder. Genç (nm)adama yaklaşır:
- Neden denizyıldızlarını denize atıyorsun?
Genç (m) adam yanıtlar;
- Birazdan güneş yükselip, sular çekilecek.
Onları suya atmazsam ölecekler. Yazar sorar;
- Kilometrelerce sahil , binlerce deniz yıldızı var.
Ne fark eder ki?
Genç (m)adam eğilir, yerden bir yıldızı
daha alır, denize fırlatır.
- Onun için fark etti ama...
Bu cevap bilgeyi şaşırtmış ne söyleyeceğini bilememiş. Geriye dönmüş, yazısının başına geçmek üzere kulübesine gitmiş. Gün boyunca birşeyler yazmaya çalışırken genç (m) adamın görüntüsü gözünün önünden hiç gitmemiş. Aklından çıkarmaya çalışmış, ama bir türlü olmamış.
Nihayet akşama doğru farketmiş ki, bu gencin davranışının özünü kavrayamamış. Cünkü bu gencin asıl yaptığının; evrende bir gözlemci olmayı ve olup biteni gözlemeyi değil, evrende bir oyuncu olmayı ve fark yaratmayı seçmek olduğunu sonradan anlamış ve utanmış. O gece sıkıntı içinde yatmış. Sabah olduğunda birşey yapması gerektiğini bilerek uyanmış. Yatak -
tan kalkmış, giyinmiş, sahile inmiş ve o genci bulmuş. Ve bütün sabahı onunla denize deniz yıldızı atarak geçirmiş.
Tarih: 05 Kasım 2012 18:31 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Çayyolu'ndaki parklarda müthüş bir çalışma var hayırlara vesile olur inşallah...
Belediye yeni park yapsa anlarım, ama ne hikmetse eski parklara bir şeyler yapıyorlar.
Hemde hemen hepsinin içinde bir sosyal tesis mevcut ilginç.
Nedense bu sosyal tesisler yemeğe katkı salıyan soslara benzetirim...
Sos-y-al (sos ya al yada alma) gene birileri soslu birşeyler götürecek her halde...
Haa unutmadan hayırsız tepennin sosu biraz fazla kaçmış benden söylemesi...
Aman sosu fazla kaçırmayın mideyi bozar...
Ortalığı kirletirsiniz...
Merak ediyorsunuzdur beni, ben kim miyim...
Açılıyorum; ben Çayyolu Gönüllüsü Yılmaz Ö.
Tarih: 05 Kasım 2012 18:31 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Biz Neyiz be hemşehrim
karşı masadan bazı göndermeler içine açıkan bazı parantezlerden hayal dünyası uçuk yakıştırması yapılan editöre tek başınalık senaryosu yüklenmeye çalışılmış ama o zaman .......
Tarih: 05 Kasım 2012 04:17 Ekleyen: Beğenme: 0
-
Ben sevgiden yanayım
Ben özledim diyemem dostlarım, en fazla denize bir çakıl taşı daha atarım.
Birşeye morali bozulsa da, içine kapanan, susan bir adamım ben.
Bunların birazını aşağıdaki resimde mükemmel kalpli mehmet abiden geçmiştir bana.
Türkiyenin ilk dövüşçüsü.
Bir çok avrupa şampiyonluğu var. Şimdilerde anjiyo oldu, bugün de gittim hastaneye ziyaret ettim.
Klasik olan, “Canın dayak istiyosa ara beni” pozunu verdi sağ eliyle.
Gülümsetir.
Sonrasında sahile gittim, aralıksız oturduğum yerden kalkmadım, Misafir evinde erken kalkmış bir çocuk gibiydim, ne yapacağımı bilmiyordum. ya çimleri kopardım, ya denize taş attım, yada oturup düşündüm. Kulaklarımda bu şarkı.
ve Siz dostlarım;
Hayatınız da sarılabileceğiniz birisi varsa, gidin ve ona sarılın.
Tarih: 05 Kasım 2012 04:17 Ekleyen: Beğenme: 0
-
herkes sizi izlemek mecburiyetinde değildir
pamuk prensses ve cüceleri için daha ömcede yazmış idim. küreselleşen global*izm içinde sivil toplum örgütleri ömürlerini tamamlamış
kendi kendilerini tesfiye etmektedirler
bu sivil toplumcu ak saçlılar hiç mi amerikan düşünce kulüplerinin makalelerini okumazlar şaşırıyorum
Tarih: 05 Kasım 2012 04:14 Ekleyen: Beğenme: 0
-
'bu kadar yüksek bir platformda merdivenleri çıkarken kim önde yürüyecek, inerken kim arkada yürüyecek herkes ne kadar da güzel '
diye övülen dt sahnesinde izleyici koltuklarına hangi satınalma komisyonu karar verdiyse bu alim teknik rapor olarak kimler olur vermiştir merak ediyorum tiyatrosever bir sanatsever olarak
koltukların arkası açık olduğu için arkanızdaki her seyircinin ayakkabıları ki bu ayakkabılar tuvalet dahil her türlü mikroplu mekanda dolaşır
sonrada önündeki seyircilerin pantolınlarına eteklerine ve üst kıyafetlerine değmekte olup
sadece bu nedenle bu sahneye hiç gitmeyen ve bu yüzdende birçok oyunu izlemekten mahrum kalan tiyatroseverler olduğu acaba yetkililer tarafından bilinmektemidir
Tarih: 05 Kasım 2012 04:14 Ekleyen: Beğenme: 0