Ankara Barosu işbirliği ile Vergi Hukuku Kurulu koordinatörlüğünde düzenlenen 6306 sayılı yasa kapsamında Afet Riski ve Kentsel Dönüşüm sempozyumu Ankara Adliyesi Konferans Salonu’nda gerçekleşti.

Geçtiğimiz Mayıs ayında kabul edilen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun tasarısı hakkında yapılan sempozyum 3 oturumda gerçekleşirken Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, son oturum olan ‘Kentsel Dönüşüm Uygulamaları’ konusunda Altındağ Belediye Başkanı Veysel Tiryaki ile bölgelerindeki uygulamalar hakkında bilgi verdi.

İlk oturumda 6306 Sayılı Yasanın Afet Riski Açısından Değerlendirilmesi ile başlayan sempozyum ikinci oturumda 6306 Sayılı Yasa ve Kentsel Dönüşüm ile devam ederken moderatörlüğünü Ankara Barosu Başkan Yardımcısı Avukat Sema Aksoy’un yaptığı Kentsel Dönüşüm Uygulamaları başlığında söz alan Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, afet riski altındaki bölgelerin dönüşmesi ile ilgili uygulamaların çok eskiye dayanmadığını belirterek deprem ve doğal afet sonucu kentlerde olası yeniden yapılanma süreçlerine gidildiğini aktardı.

Bu uygulamaların gerçekten deprem ve doğal afete karşı kentleri hazırlama ve dönüştürme çabası olup olmadığının sorgulanması gerekliliğine inandığını ifade eden Tanık, yerel yönetimlerin amacının nüfusu bulunduğu yerde korumak olduğunu ve insanların yaşadıkları çevreden göçmesine neden olmayacak düzenlemeleri hayata geçirmeleri gerekliliğine inandığını söyledi.

Mevcut planlar ve günlük plan değişiklikleriyle birlikte birçok şehrimizin plan uygulamalarının çok büyük değişikliklere uğradığını hatırlatan Tanık, Ankara’dan örnek vererek şehrin sürekli olarak bir kentsel yenilenme sürecine girdiğini ama halen bir Nazım İmar Planı ile Ulaşım Master Planı’nın olmadığını üzülerek söyledi.

Bu süreçte Çankaya Belediyesi’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi ile birlikte 1989’lardan bu yana yoğun bir şekilde gecekondu dönüşümüne dönük çok özel bir çalışmayı uyguladığını dile getiren Tanık, amaçlarının oluşturulan yeni çevreyi kültürel yapı, ekonomik güç ve sosyal doku bakımından en uygun hale getirmek olduğunu sözlerine ekledi.

Belediyelerin bu uygulamalarda zarar etse de dönüşümü yapmak zorunda olduğunu paylaşan Tanık, ‘Belediye kar etmek zorunda olan bir kuruluş değildir. Belediye şirket değildir, belediye hizmet şirketi hiç değildir, belediye hizmet örgütüdür. Belediye toplumsal örgütlenmedir. Belediye beraber o kenti inşa etmek, beraber yönetmek durumunda olduğumuz kentlinin kendi öz örgütüdür. Orada bir dönüşüm yapılacaksa birlikte yapılması gerekir. Belediye insanını orada yaşatmak, geleceğe iyi hazırlamak için var olmak zorundadır’ diye konuştu.

Kendi bölgelerinde bugüne kadar yapmış oldukları kentsel dönüşüm uygulamaları hakkında da bilgi veren Tanık, imar planında değişiklik yapmadan Zafertepe, Boztepe ve 50. Yıl Dilekler Mahallesi’nde kentsel dönüşüm projelerini olgunlaştırdıklarını  özellikle Zafertepe, Mimar Sinan bölgesinde 1. Etap uygulamada yaklaşık 300 konutluk bir projeyi zaman içerisinde gerçekleştireceklerini ve yaptıkları tüm kentsel dönüşüm projelerine ‘İnsancıl Kentsel Yenilenme’ adını koyduklarını ve en kısa sürede bu projeleri vatandaşların hizmetine sunacaklarının müjdesini verdi.

Sempozyum sonunda katılımcılara Ankara Barosu’nun Yeşil Baro projesi kapsamında TEMA Vakfı aracılığıyla oluşturduğu Atatürk Ormanı’nda katılımcılar adına dikilen 2 adet ağacın sertifikası verildi.