H A T I R L A T M A

Kahvemizin Sayın ziyaretçisi,

2005 yılında 44 no'lu mesajınızla hem ünlü "12 Eylül"ü, hem "Çayyolu.com portalı"nı, hem de "Platform"u eleştirilerinizle tam 12'den vurmuşsunuz! Bugün de ÇAP için güzel şeyler düşündüğümüz bir anda geldiniz, bizi de "Şubat 12"den vurdunuz! Kahvemizdeki demokraside nöbet değişikliği için mesajınız herhalde ÇAP'ın kaptan köşkünde değerlendirilecektir. 

Ama; kahvemizi ziyaret edip farklı bir köşede kahvenizi içmeniz hem sizin için, hem de bizim için zenginliğimiz değil midir? Ayrıca eleştirileriniz de bizim öğretmenimiz olacaktır.

Bilgi için:
Mesaj No: 44

Saygılarımla. 

Sayın site yöneticisi, sitenizi sürekli takip ediyorum. Ancak ziyaretçi defterinin maalesef amacından uzaklaştığını düşünüyorum. Eskiden Çayyolu sakinleri hemşehrilerimiz semtle ilgili düşünce ve yakınmalarını dile getiriyorlardı. Biz de hem bilgi alıyorduk hem de ekleyeceğimiz bir husus varsa bunu ilave etmeye çalışıyorduk. Oysa görülüyor ki başta İsmail Çinici olmak üzere birkaç kişinin edebi yazılarından ibaret hale geldi bu defter. İsmail Çinici bey, kalemi güçlü, entellektüel birikimi olan bir insan. Buna bir diyeceğim yok. Ancak yeri ziyaretçi defteri olmamalı. Örneğin bir edebiyat köşesi açılabilir ya da kendisine ve diğer meraklı ve yeteneklilere makale için köşe verilebilir. Aksi takdirde ziyaretçi defteri sadece yazanların takip ettiği bir yer haline gelir. Saygılarımla......

ÇAYYOLU SAKİNLERİNE

1- Çayyolu'nda elektrik trafolarının yükleri taşımadığı için artık bakım ve yenileme yapıldığı bilinmektedir. Elektrik idaresinin  beyanlarına rağmen anılan konuyla ilgili şikayetlerin devam ettiği de görülmektedir.

2- THD Çayyolu şubesi eski başkanı Sayın Hale Albay'ın Çayyolu bülteninde yayınlanan "elektrik kesintileri ve tüketicinin hakları" başlıklı yazısını ÇAP'tan temin edebilirsiniz.

3- Teknosa benzeri şirketler, elektrik kesintilerinin davetiye çıkarttığı arızalar nedeniyle tüketicilerin elektrik ve elektronik ev eşyalarının zarara uğramamaları için çeşitli markalarda koruyucu cihazlar ithal etmişler. Bu tip cihazlarda cihazın üreticisi hem cihazın kendisine, hem de bağlanan ürünlere inanılmaz garantiler veriyor. Teşhirde 4 sınıf ürün var. Ben ihtiyacım olabileceğini düşündüğüm korumaya göre, anılan firmadan "Belkin" marka bir cihazın uygun modelini yıllar önce satın aldım. Ancak önerim, bu tip ürünleri Teknosa'dan bile alsanız, cihazı üreten firmanın hizmet sonrası yeterlilik belgesi var mı diye mutlaka kontrol ediniz. Ürünün web adresi: www.belkin.com.

Vatan Bilgisayar'a ve Mavi'ye de bakmanızda fayda olabilir.

Bilgilerinize...

OLACAK O KADAR

AMACIMIZ KİMSEYİ KIRMAK DEĞİLDİR,
ORDAKİNİ BURAYA KOYMAK DEĞİLDİR,
ARADA BİR ZÜLFÜ-YARE DOKUNDUK,
TAM YERİNE RAST GELDİ, MANZARA KOYDUK.
Oya Başar-Levent Kırca

(1)

  SÖZLÜ DÖVÜŞ SANATI
        TONGUE
            FU

  NAM-I DİĞER
  "BİLEK GÜREŞİ"
  Ali Hakan

Hiddeti empatiye dönüştürün.
"Empati olgunluğun en iyi göstergelerinden biridir."
Tongue Fu Düşüncesi

Bendeniz biraz kalın kafalı sayılırım(!). Sevgili Ali Hakan'ın kendi beyanı ile dört yaşında okur-yazar olduğu gibi olamadım. Nedeni ise, rahmetli babamın asker tayinleridir. Dışarıdan davulun sesi hoş gelir ama askerlikte, asker ailesi ve asker çocuğu olmak zor bir durumdur. Tayininiz çıktı mı perişan olursunuz. Okullara uyum sağlayamazsınız, vs.,vs.... Özetle askerlik; "bir karış bostan yan gelip yat Osman" denilecek yer hiç değildir. Bu nedenledir ki; bendeniz okur-yazarlığı mahrumiyet bölgesi sayılan Sarıkamış'ta 1., 2., 3. sınıfları okuyup şark hizmetimizden döndükten sonra 4. sınıfta öğrendim(!) O zaman öncelikle 4 ile ilgili ünlü polemiği açıkça bir ortaya koyalım mı dersiniz? 1325 ve 1335'den devamla, "siz ne dersiniz?" diye başlayalım mı dersiniz? O zaman "asıl soru ne değildir?" değil midir dersiniz?

Kazanç Hanesi
Kayıp Hanesi
Yani; hesap ortada.

Sevgili Ali Hakan'ın, Faruk Ağabey ile yaşadığı polemik ve devamında "hak verilmez, alınır" polemiği kendisinin vedası ile ilgili iddalarından vazgeçmesine ve ÇAP proje bankasına kendi çapında bir teklif sunmasıyla son bulmuştur.

Doğrusu bu sonuç, Ali Hakan'ın kahvemizde bir şeyler karalayacağı için de bizi sevindirmiştir.

Faruk Ağabey, anılan polemiğin sonucunda belki de büyüğümüz olduğundan ortada bir kusur olmamasına rağmen nezaketinden dolayı özür dilemiş.

(2)

A m a;
Fındık, pardon yani polemik;
1- Düşünsel tatmin duygusunu yaratır.
2- Beyin fırtınası  (think tank) ortamı sağlar.
3- Panik atağı dengeler.
4- Şekeri normalleştirir.
5- Felsefenizi gençleştirir.
6- Uykusuzluğa iyi gelir.
7- Empatik olmanızı sağlar.
8- Hafızayı canlı tutar.

Yerseniz iyi gelir!
Tabii yerseniz!

Çünkü; Çayyolu'nda 4 yaşında anasınıfı öğrencileri bile yemiyor da! Geçen haftayı aslında şairimize ayırmıştık ama, yazarımız Sayın Mehmet Gürer Bey geldi, Ali Rıza Bey Ormanı'ndaki Eyfel Kulesi'nin yanındaki su kuyusuna bir taş attı. Atılan taş taaaa.... Londra'dan dostumuz Ceval Bey'in elinde golf sopası olup karşımıza çıktı. Ve golf sopasının topları Faruk Ağabey'in 37. caddede tespit ettiği Sayın Duyar'ın kapatmadığı ünlü çukura düştü(!) Ertesi gün ise;  kuyudan koskoca bir Mevlana çıkmasına rağmen bir gün bile dönemeden onu da tüketiverdik. Farkında mısınız, hepimiz ne kadar çabuk tüketiyoruz değil mi?

Eflatunun "bir bileni ve onur üyemiz olan bir semt sakinimizin (Sakin Sakin) bizlere işaret ettiği gibi; "kabul görmek kabul etmektir" efendim.

Sevgili Ali Hakan, sizin zenginliğinizin bir parçası da buradaki dostlarınız olsun, değil mi efendim?

Bu haftanın kuyusuna taş atma sırası bana geldi. Sapanın ucundaki taşın adı ise;
TÜKETİCİ HAKLARI HAFTASI.

Evimiz, bahçemiz, kahvemiz benim günlük yaşam kalitemi arttırıyor. Ya sizlerin?

Herkese sevgi ve saygılarımla.

Duygu yüklü 1355 no'lu "Beypazarı" duyurunuza duyarsız kalmayarak tekrar tekrar duya takarak farklı duygularla okudum, çok teşekkür ederim.

1346'dan devamla

MESA KORULU OLMAK

Mesa Koru Postası bültenlerinde eskiden "çevreci ve doğa dostu Korulu olmanın bilinci" ve "Korulu olmanın ayrıcalığının devamına..." diye çarpıcı başlıklar yer alırdı. Yoksa, Çayyolu'nun temeli olan Mesa Koru'da da bir değişim ve dönüşüm mü sözkonusu acaba?

Ne dersiniz, Faruk Ağabey?

YİNE NE OLUYOR BU ELEKTRİKLERE!.......

Değerli Arkadaşlarımında yazdığı gibi son iki hafta içerisinde elektriklerin saniyede gidip-gelmesi karşısında evlerimizde bulunan elektrikli ve elektronik cihazlar bozulmakta, buda şahsi olarak bizlerin maddi zarara uğramasına neden olmaktadır.

Telefonla sorduğumuzda arıza var deniliyor.Bu arıza 1-2 saniyelik bir arızamıdır?...Yoksa çayyolunda oturanlara karşı yapılan bir sabotaj mıdır?.....

Yıllardır burada hep yazıldı....Mevcut tesisatınız yeni yerleşim birimi olan çayyolunu desteklemiyor.İleriye dönük olarak revize edin diye.Ama her nedense yetkililer bu konuda duyarsız kaldı.

Çayyolunda oturan bürokratlarımız acaba bu yazıları okumazlarmı? Onların elektrikleri hiç kesilmez mi? Onlar bu konuda hiç mağdur olmazlar mı?

LÜTFEN...ARTIK BU ELEKTRİK KESİNTİLERİNE BİR SON VERİN ARTIK OLMAZ MI?

Sayın Ceval Bey,

Ağaçlandırma konusundaki hassasiyetinize teşekkür ederim. Elbetteki ağaç dikilecek çok yer var Çayyolunda.
İlgili birim bu işi gereği gibi yapamıyorsa, görev biz vatandaşlara düşüyor.

Ağaçlandırmanın bir başka yararı da betonlaşmayı engellemek. Mevcut yasalara göre çam, ceviz gibi ağaçların sökülemiyor. Yani bu ağaçlar bir nev'i sigorta vazifesi yapıyor.

Dikilen ağaçların siteler için peysaj projesine ve demirbaşa kaydedilmesi, diğer arazilerinde imardaki durumuna göre orman alanı ilan edilmesi buralardan rant sağlayacak art düşünceli kişileri engellemektedir.

Aslına bakarsanız beş yılda yapılan imar değişikliklerinde bu gibi yerler imara açılıyor zaman zaman.Ama.....O çevreci toplum örgütleri var ya.....Şahin gibiler.Her şeyi adım adım izlerler.Sıkıysa böyle bir şey yapmaya kalkışsınlar.:)

O Çevre örgütlerinden birisi de "ÇABA" platformu.İçiniz rahat, gönlünüz hoş olsun.

Engebeli arzide golf sahası kurmak fikri çok güzel bir şey.İnşallah bir müteşebbis çıkar da bu oluşumu gerçekleştirir.

Muhtarlar konusuna gelince;
Kendisi bildiğim kadarıyla görevi olduğu için yaptıklarını pek anlatmaz. Ama bizler yaşayan birisi olarak çok iyi biliyoruz ki Yaşamkent Mahallesi muhtarı Ayla Hanım, gerçekten işini çok iyi yapıyor. "O" nun bitmek tükenmek bilmeyen enerjisi ve inadı karşısında maalesef resmi kurumların kurtuluşu yok.
Sorumlu olduğu bölgenin tüm sorunlarını harfiyen biliyor ve takip ediyor.Sağolsun, var olsun.
Bu nedenle kendisine tekrar Teşekkür ediyorum.
Gözü kapalı site olarak oyumuz, Ayla Hanımındır.
Saygılarımla