İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Fehmi Topbaş’la görüşüyoruz daha sonra. Fehmi Topbaş, uzun yıllar Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde etkin görevlerde bulunmuş. Hatta Melih Gökçek’le de üç ay kadar çalışmış.

“Sudan gelen para suya harcanmalıydı” diyor. Belediye meclisinin kararıyla sudan gelen paralar alt geçitlere, asfalta ve değişik yerlere aktarılmış, Fen İşleri devre dışı bırakılmış. Sular hiç bitmeyecek gibi davranılmış. Su master planına uymamış Gökçek. “Karayalçın döneminde planlanan Işıklı Barajı yapılıp 2005’te hizmete girseydi bugün bu sıkıntıyı yaşamayacaktık” diyor. “ASKİ, DSİ’ye para verip Işıklı’yı yaptırabilirdi” diyor. Çubuk-1 Barajından ise su alınamıyor. Barajın altı çamur. Temizlenmesi büyük bir zaman ve maliyet gerektiriyor. Barajlardaki suyun hiç enerji tüketilmeden Ankara’ya getirtilebilmesi son derece önemli. Kızılırmak’ın suyunun içme suyu niteliğinde olmadığını, üstelik de Ankara’ya taşınmasının maliyeti artıracağını söylüyor.

Yeşil alanların sulanması için ayrı bir hat oluşturulabileceğinin üzerinde duruyor. Ankara şebekede yüzde kırklara varan kayıp su olduğuna dikkatimizi çekiyor.

Ankara’nın rahatlayabilmesi için kente olan göçün hükümet politikaları ile önlenmesi gerektiğini özellikle vurguluyor...