Haberler


Hürriyet’in Hürriyet Anlayışı!...
  • Yorumlar: 0
  • 29 Ağustos 2013 17:07
  • Haber kategori: Çayyolu
  • Ekleyen:
  • Ziyaretler: 1916
  • Son Güncelleme: -/-
  • (Güncel Beğeni 0.0/5 Yıldızlar) Toplam Oylar: 0

Hürriyet’in Hürriyet Anlayışı!...

0 0

Hürriyet Gazetesinin Ankara ekinde son birkaç gündür yayımlanan “Geceler Değişiyor” başlıklı yazı dizisinde, “Ankara geceleri denilince akla pavyon kültürünün son dönemde yerini bar, pub, gece kulübü ve restoranlara bıraktığı” ifade edilmekte, “eğlence sokakta” manşetiyle “son dönemde gençlerin eğlenceyi sokağa taşımasının dikkat çektiği”, bu tablonun, ‘Asmalı Mescit’ ve ‘Nevizade’yi’ yi aratmadığı, gençlerin “sokağa taşan kıpır kıpır” müzikler eşliğinde eğlenceye “daha kaldırımlar üzerinde ısınmaya başladığı”, kimi yerlerde eğlencede “sınır olmadığı”, kimi yerlerde “gecenin dozunun her geçen saat arttığı ve eğlencenin sabaha karşı zirve yaptığı”, kimi mekanların, Bodrum mekanlarına benzediği “açık havada club formatında” hizmet verdiği ballandıra ballandıra yazılıyor.

Eğlencenin sınır tanımaması, sabah saatlerine kadar sürmesi, sokağa taşması çok önemli bir olguymuş gibi parlatılıp, defalarca vurgulanıyor, ellerinde içki şişeleriyle kaldırımlarda, merdivenlerde eğlenenlerin fotoğrafları ön plana çıkartılıyor.

Asmalı Mescit’e Nevizade’ye benzemek gurur vesilesi sayılıyor.

Yazı dizisi, gerçek manada Ankara gecelerine neşter vurmaktan ziyade, “reklam” kokuyor!

Çünkü gerçek manada Ankara gecelerine neşter vurmuş olsa, sokağa taşan, gece geç saatlerde zirve yapan ve de sınır tanımayan eğlencenin öteki boyutu olan, “gürültüyü” ve çevrede yarattığı “rahatsızlığı” da irdelemesi gerekiyor.

Ama gelin görün ki, hiç böyle bir sorun yokmuş gibi bu konuda tek kelime edilmiyor.

Oysa, başta Bodrum ve İstanbul Boğazı olmak üzere büyük kentlerin çoğunda, eğlence mekanlarından kaynaklanan yüksek sesli müzik yayınının yarattığı gürültünün ciddi bir sorun olduğunu dünya alem biliyor.

Gazeteci olduklarına göre, bu yazı dizisini yapanların da haydi haydi bilmesi gerekiyor.

*

Baştan söyleyelim, kimse “sen eğlenceye, alkole karşı mısın, insanların hayat tarzlarına müdahale mi etmek istiyorsun” diyerek, beylik laflarla lafı ağzımıza tıkamaya kalkmasın.

Hiç öyle bir derdimiz yok!

İsteyen istediği gibi eğlensin, istediği müziği dinlesin, istediği kadar alkol içsin, keyfi bilir.

Ama başkalarının da, kendisinin dinlediği müziği dinlemek ve kendisinin sabahın erken saatlerine kadar süren eğlencesinden olumsuz etkilenmek zorunda olmadığını, kendisi kadar başkalarının da kaldırımları kullanmak, yürüyerek evine gitmek hakkının olduğunu bilsin.

Mesele budur!

Birisinin eğlenme özgürlüğünün, bir başkasının dinlenme ve sessizliği tercih etme özgürlüğünü gasp edemeyeceğidir!

Aslında bu konu, artık tartışılması bile “ayıp” olması gereken konulardandır.

Modernlik, çağdaşlık, gelişmişlik, eğlence kültürü v.s eğlenceyi sokağa taşımak değil, kimseyi rahatsız etmeden eğlenmeyi bilmek demektir.

Bakın, dünyanın turizmde gelişmiş ülkelerine, bu sorunu çoktan çözmüştür.

İspanya’nın ünlü İbiza adasının, Pacha, Space, El Divino gibi dünyaca ünlü kulüplerinin hepsinin üstü gürültü nedeniyle yıllar önce kapatılmış, kimse de eğlenceye ve turizme sekte vuruyor dememiştir.

Ki, artık bugün ülkemizde, o herkesin eğlencenin merkezi olarak kabul ettiği Bodrum’da bile gece saat 24:00’ ten sonra hiçbir yerde müzik gürültüsüne rastlanmamaktadır.

Sabaha kadar içip eğlenmek isteyenler için kapalı eğlence mekanları, sabaha kadar hizmet vermektedir.

İsteyen oralara gitmektedir.

Olması gereken de budur!

Bodrum’da on, on beş metrekare bir dükkanı, eğlence mekanı yapıp sonra sokağa taşmak, işletmecilik olmaktan çoktan çıkmıştır.

Bunlar çok yazılıp çizilmiştir.

Önemli olan bunlardan dersler çıkartmaktır.

Kısacası, kusura bakılmasın ama kimse, bir başkasının sokağa taşan ve çevreyi rahatsız eden eğlencesine katlanmak zorunda değildir.

Kaldı ki, çevresel gürültüyle ilgili yasalar ve yönetmelikler de “açık ve yarı açık” olan mekanlarda gece saat 24:00’ ten sonra müzik çalınmasına izin vermemektedir.

İzin vermemektedir; ama bu mevzuat sürekli ihlal edilmekte, gürültü Yönetmeliğini uygulamakla görevli belediye Zabıtası ve Polis, çoğu zaman şikayet olmaksızın resen görevini yapmadığı gibi, şikayet olsa da kalıcı bir netice alınamamaktadır.

Bu durumda, eğlence mekanlarının işletmecileri ile sokakta eğlenmeyi sevenlerin çevrelerine ve başkalarının haklarına saygılı olmasını beklemekten yani, insaflarına sığınmaktan başka çare kalmamaktadır.

*

İşte tam da bu noktada Hürriyet Ankara’nın yazı dizisini ele almak kaçınılmaz olmaktadır.

Çünkü görsel olsun yazılı olsun, her yayın organının bazı sorumlulukları vardır!

Bırakın yasaları, yönetmelikleri, her şeyden önce halka karşı sorumlukları bulunmaktadır.

Çünkü yaptıkları hizmet özünde kamusaldır.

Peki, nedir bu sorumlulukları?

Bir yayını, bir haberi yaparken konuyu enine boyuna araştırıp, bütün yönlerini değerlendirerek ele almak ve yansız, insan haklarına saygılı, doğru ve etik kurallara uygun olarak kamuoyuna yansıtmaktır.

Bu çerçevede değerlendirildiğinde, Hürriyet Ankara’nın söz konusu yazı dizisinde, bu sorumluluğun duyulduğunu söylemek mümkün müdür?

Çevresel gürültüden rahatsız olanların haklarına hiç değinmeksizin, eğlencenin sokağa taşmasına, kaldırımlara yayılmasına, ne demekse “açık havada club formatında” eğlencenin sabaha karşı zirve yapmasına övgü dizildiği, insanların bu tür eğlenceye öykündürüldüğü dikkate alındığında bu, pek de mümkün değildir.

Halka karşı sorumluluğunun bilincinde olan bir yayın organının, böyle bir yazı dizisinin çok yönlü ele alınması gerektiğini, eğlence gürültüsünün büyük kentlerin ciddi sorunlarından birisi olduğunu, yasa ve yönetmeliklerle düzenlendiğini, gelişmiş ülkelerde nasıl çözüldüğünü, eğlenenlerin ve mekan işletmecilerinin dışında başka insanların da hak ve özgürlüklerinin olduğunu bilmesi gerekir.

Hürriyet, herkes için olmalıdır!

Gerisi kuru gürültüdür!

Mustafa T. Turhan
Paylaş
  • Twitter
  • del.icio.us
  • Digg
  • Facebook
  • Technorati
  • Reddit
  • Yahoo Buzz
  • StumbleUpon

Hiç yorum yok...

Bilgi! Maalesef sadece kayıtlı ve giriş yapmış kullanıcılar yorum gönderebilir. Giriş yapın veya Kayıt olun.