Haberler


DİKKAT! Bütünşehir geliyor
  • Yorumlar: 0
  • 21 Ağustos 2012 00:00
  • Haber kategori: Çayyolu
  • Ekleyen:
  • Ziyaretler: 2047
  • Son Güncelleme: -/-
  • (Güncel Beğeni 0.0/5 Yıldızlar) Toplam Oylar: 0

DİKKAT! Bütünşehir geliyor

0 0

Türkiye siyasi tarihinin çok önemli bir eşiğindeyiz

 

BİR SÜRE önce AKP’nin yerel yönetim seçimlerini 2013sonbaharına alacağına ilişkin duyumlar gazetelerde yer aldı. Buna bir anlam veremedim.Şu açıdan bunu garipsedim;yerel yönetim seçimlerinin beşyılda bir yapılması anayasal bir zorunluluk, seçimlerin 4-5 ay önceye alınması bir anayasa değişikliğini gerektiriyor. Buna değer mi diye düşündüm. Ama daha sonra başka bir duyumu gazetelerde okudum. AKP’nin genel başkan yardımcısı sayın Hüseyin Tanrıverdi bir açıklamada bulundu ve 2012 Haziran’ında bir yasa tasarısıyla Türkiye’de var olan16 büyükşehire 13 tane daha büyükşehirin ekleneceğini ve bunların tümünün Bütünşehir yönetimi haline geleceğini açıkladı.Ben bu girişimle yerel yönetim seçimlerinin erkene çekilmesi niyetini ilişkilendirmek gerektiği düşüncesindeyim. İlişkilendirdiğim zaman da hele bir de buna Ağustos 2014 Cumhurbaşkanlığı seçimlerini eklediğim zaman da bunların anlamlı hale geldiğini görüyorum. 2014 Ağustos’un da muhtemelen başkanlık ya da yarı başkanlık niteliğini taşıyan bir Cumhurbaşkanlığı kurumu seçimle işletilmeye başlatılacak.Türkiye’nin yerel yönetimleride 2013 sonbaharında 2014 Ağustos’unda yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimine hazır ve uygun hale getirilecek. Onu uygun kılacak düzenlemede şu günlerde yapılacak.

 

CHP İstanbul ve Kocaeli uygulamalarını sormalı

 

Türkiye’de üç tane yerel yönetim birimi var: Belediye, İl Özel İdaresi ve Köyler(Muhtarlıklar). Bunlardan en eskisi İlözel idareleri, Osmanlı İmparatorluğu 1864’te Eyalet’ten Vilayet’e geçti. Bu etkilerini Kürt sorunu bağlamında bugün de hissettiğimiz bir süreç. Eyalet’ten Vilayet’e geçilirken İl özel İdareleri kuruldu. Daha sonra İttihat ve Terakki yönetiminde 1914’te İl Özelİdareleri geçici bir yasayaoturtuldu.Yapılacak yeni uygulamaylaTürkiye’nin en eski yerel yönetim birimi olan İl Özel İdareleri kaldırılıyor. 81 ildeki valilerin iki şapkası var. Vali bir şapkasıyla İl Özel İdaresi’nin başkanıdır öteki şapkasıyla da genel idarenin temsilcisidir. Vali hem hükümeti hem de devleti temsil eder. İl Özel İdareleri’nde vali aynı zamanda halkı da temsil ediyordu. Şimdi bu kalkıyor. Anlaşılan köylerdeki muhtarlıklar da kalkıyor. Geriye belediyeler kalıyor. Yurttaşlarımızın %75’i Bütünşehir olacak olan 29ilde yaşıyor. %25’i de geri kalan 52 vilayette. %75’inde öngörüldüğünü tahmin ettiğim işleyişi söylüyorum; Büyükşehir belediye başkanı hem kentlerin, hem köylerin, hem kasabaların, ovaların, mezraların, vadilerin, yaylaların başkanı. Her şeyden sorumlu. Oraların imarı, oraların kalkınması, yerel ortak gereksinme (Anayasadaki ifadesiyle söyleyeyim mahalli müşterek ihtiyaç) adına ne düşünüyorsak il genelinde o sağlayacak. Ben buna Büyükşehir Belediye Başkanı diyemiyorum,eyalet başkanı da demek istemiyorum bu başka birşey. AKP’nin kafasındaki cumhurbaşkanlığı niteliklerine uygun bir Büyükşehir Belediye Başkanı geliyor.Türkiye’nin ulus devlet niteliği, üniter niteliği değişmiyor, kâğıt üzerinde yine üniter devlet. Türkiye üniter devlet olduğu için Amerika’daki eyalet valileri gibi seçimle seçilemiyor, valiler artık memur şeklinde ama Büyükşehir Belediye Başkanları fiilen Amerika’daki valiler gibi. Emniyet ve eğitim dışındahemen hemen her şeydensorumlu başkanlar oluyor. Bu model Kocaeli’nde veİstanbul’da yıllardır işletiliyor. Kanun tasarısı tartışmaya açılmadan CHP’nin İçişleri Bakanlığı’ndan Kocaeli’ndeki ve İstanbul’daki uygulamanın sonuçlarını açıklanmasını talep etmesi gerektiği düşüncesindeyim. İyi mi oldu, kötü mü oldu bir bilelim. İyi oldu canım merak etmeyin demek olmaz. İyi olduysa nasıl iyi oldu, kötü olduysa neden? Bir takım göstergelerle bunu tartışalım. İstanbul ve Kocaeli’nde bu sistemin işlemesiyle birlikte acaba karar alma süreçleri daha mı hızlı oldu? Yatırımlar daha mı hızlı yapılmaya başladı, kaynaklar daha mı etkin kullanılıyor, katılım daha mı çoğaltıldı ne oldu? Bunu bilmeliyiz ve bunun ışığında bu tartışmayı yapmalıyız.

 

Bu idari ve siyasi bir eşik

 

Bu sadece yerel yönetimler konusu değil Türkiye’nin genel örgütlenmesiyle ilgili bir konu.İlk bakışta yerel yönetimleritartışıyormuşuz gibi görülüyorama daha geniş şeklinde bakıldığında temel idari örgütlenmesini ilgilendiren bir durum olduğu gözüküyor. Ben bunu bu nedenle idari ve siyasi bir eşik olarak görüyorum. Bunun yoğun bir şekilde tartışılmasını öneriyorum. Türkiye’nin asıl temel örgütlenme yapısının değiştirilmesini öngören her türlü girişimi engellemenin, ona karşı durmanın gerekli olduğunu ifade etmek istiyorum. Burada ince bir ayrım var. İl Özel İdareleri’nden bir örnek vereyim. 2005 yılında AKP döneminde çıkarılan bir yasayla İl Özel İdaresi’nin başkanı artık vali değildir seçimle gelecektir denildi. Bu bizim Sosyal Demokrat HalkçıParti (SHP) olarak o zaman da savunduğumuz bir görüştü. İl Özel İdaresinin üç organı var. Başkanlık, İl Genel Meclisi ve Encümen. Başkan vali, encümen başkanı vali, İlGenel Meclisinin başkanı da vali. Biz SHP olarak diyorduk ki; demokratikleşmenin yaygınlaşması ve hızlandırılması için, vali yine İl Özel İdaresinin başında olsun ama İl Genel Meclisi başkanı üyeler arasından seçilsin. Bunu AKP iktidarı yaptı. Ama devletin temel örgütlenmesiyle ilgili projelendirilmemiş birgirişim gündeme geldiği zaman nedenleri, gerekçeleri anlatılmayan ve sonuç itibariyle üniter devlet yapısını sarsabilecek olan bir girişim önüme geldiği zaman ben buna karşı çıkarım.

Paylaş
  • Twitter
  • del.icio.us
  • Digg
  • Facebook
  • Technorati
  • Reddit
  • Yahoo Buzz
  • StumbleUpon

Hiç yorum yok...

Bilgi! Maalesef sadece kayıtlı ve giriş yapmış kullanıcılar yorum gönderebilir. Giriş yapın veya Kayıt olun.